Kalbini dinlemez, çevresinden gelen seslere göre yaşardı. Gözlerini ve kalbini yaşamın sırlarına kör eden parlak nesnelerle avuturdu kendisini, tabiatın yasasını anlamaktan uzaktı ruhu, benliğini geçici hazlarla oyalardi. İnsanlara sevgisini ya da nefretini dışavurmakta acele eden,ok yaydan çıkınca da fevriliginden pişman olan adamlardandi. Bu insanların payına özür veya ceza değil, utanç ve alay düşer.