Soğuk Savaş'ın sona ermesiyle, başta SSCB olmak üzere sosyalist devletler kaynamaya başlar ve sistem çökmüştür. Tito döneminde sosyalist devletlere göre, görece iyi durumda olmasına rağmen, Soğuk Savaş'ın sona ermesi ve Tito'nun ölümüyle Yugoslavya da bu yıkımdan nasibi almış ve kazan kaynama başlamıştır. Yönetimin Sırpların tekelinde olması sebebiyle bir tarafta Hırvatlar, diğer tarafta Boşnaklar çeşitli baskılara maruz kalmaktadır. İşte tam bu dönemde Boşnakların liderliğini iyi eğitim almış, zeki, sağduyulu, barış yanlısı, diplomasiyi bilen ve filozof bir şahsiyet üstlenmektedir. Bu isim Aliya'dan başkası değildir. Karizmatik ve aynı zamanda modern dünya ile entegre olan Aliya, Sırpları son derecede rahatsız etmiştir. Bunun önünü bir an önce almak gereklidir. En kestirme yol, onu tutuklayarak dış dünya ile bağlantısı kopartmaktır. Sırplar bunu yapsalar da, unuttukları bir şey vardır; bedenleri hapsedebilirsiniz, fikirleri değil. Aliya, özgürlüğünü çalanlara inat zamanını çaldırmamıştır. İşte bu kitap, çileli yılların en güzel meyvesidir. Eğer başucu kitabı arıyor ve felsefeden hoşlanıyorsanız sizin için ideal olacaktır. Tabi bir de benim gibi Bosna aşığı iseniz....