Oldest Palto Posts

You can find Oldest Palto books, oldest Palto quotes and quotes, oldest Palto authors, oldest Palto reviews and reviews on 1000Kitap.
Adamcağızın ne odasını mühürlediler, ne eşyalarını saydılar. Neden derseniz, malını paylaşacak bir mirasçısı çıkmadığı gibi, miras olarak adlandırılacak eşyası da yoktu. Topu topu üç çift çorap, kaz teleğinden bir demet divit, bir tomar beylik kağıt, pantolonundan kopmuş birkaç düğme ve okuyucuların yakından tanıdığı eski palto kalmıştı ondan geriye.
Sayfa 53 - Adam YayınlarıKitabı okudu
“İnsanın ruhunun derinliklerine girip neler düşündüğünü anlayamazsınız ki! “
Reklam
“Rütbesi yükselir yükselmez adamcağıza bir şeyler oldu, yükseklerde başı döndüğünden mi nedir, yolunu iyice şaşırdı.”
Öyle ya, insanın ruhuna süzülüp içinden neler geçtiğini anlayamazsınız ki…
Zevkler ve Renkler
Soylu, zengin kişilerin evinde hizmet ettiği pelerinindeki şeritlerden anlaşılan temiz kılıklı bir uşak, elinde bir kağıtla masanın önünde dikiliyor; bir yandan da kibar insanlarla konuşma yöntemini bildiğini gösteren bir serbestlikle durmadan konuşuyordu. “ Tanrı sizi inandırsın, beyfendi, köpek benim paramla sekiz metelik etmez. Gelgelelim, kontes deli oluyor bu it için. Bulana tam yüz ruble ödül verecek. Söylemesi ayıp değil, şurada biz bize konuşuyoruz, gerçekten renklerle zevkler tartışılmazmış. Köpeğe düşkün müsün, ver beş yüz, bin rubleliyi; tazı mı olur, pideli mi, al evine iyi bir cins köpek. Böylesi için insan paraya acımaz...”
Nora
’Yani, palto için gerekli olan paranın ilk yarısı elindeydi, ama diğer yarıyı nereden bulacaktı? Bir kırk ruble daha nereden bulabilirdi ki? Akakiy Akakiyeviç, düşündü… düşündü… ve sonunda günlük harcamalarını kısmak zorunda olduğuna karar verdi; en azından bir sene boyunca bunu yapması şarttı. Akşamları çay içmeyi bırakacak, mum da yakmayacaktı; eğer çalışması gerekiyorsa, ev sahibesinin odasına gidecek ve işini onun mumunun ışığında görecekti. Dışarı çıktığında ağırlığını ayaklarına vermeden, nerdeyse parmaklarının ucunda basarak yürüyecek ve elinden geldiği kadar adımlarını, düzgün kaldırım taşlarına denk getirmeye çalışacaktı, böylece ayakkabılarının tabanları hemen aşınmayacaktı. Çamaşırlarını da yıkamaya daha seyrek gönderecek, böylece onların da hemen yıpranmasını engelleyecekti. Eve döner dönmez eskimesinler diye derhal giysilerini çıkaracak, sadece umarsızca geçip giden zamanın bile merhamet ettiği eski pamuklu gecelik entarisiyle oturacaktı. Doğrusu ya, başlarda bu sıkıntılara alışmak Akakiy Akakiyeviç’e oldukça zor geldi, ama bir süre sonra teker teker hepsine alıştı ve işler rayına girdi; hatta akşamları aç açına uyumak bile onu rahatsız etmemeye başladı. Evet, belki karnı doymuyordu, ama tüm düşüncelerinde yer eden ‘gelecekte sahip olacağı paltoyla ilgili hayaller’, ruhunu yeterince besliyordu. Sanki yaşamında eksik olan bir şeyin yarattığı boşluk doldurulmuştu; sanki evlenmişti; sanki yanında, yaşamakta olduğu anı paylaşan biri vardı, artık yalnız başına değildi…’’
Reklam
1,000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.