Palyaço Yorumları ve İncelemeleri

Palyaço yorumları ve incelemelerini, Palyaço kitabı hakkındaki okur görüşlerini , Palyaço puanlarını 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.

Puan

810 üzerinden
546 Kişi · 107 İnceleme
256 syf.
7/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Güldürmeyip düşündüren bir Palyaço hikayesi...
NOT: Her kitap incelemesi doğası gereği bir miktar spoiler içerir ve birazdan okuyacaklarınız bir kitap incelemesi niyetiyle kaleme alınmıştır... ------------------------------------------------ Almanya'da yazar olmak (ya da Alman ekolünden bir yazar olmak diyelim), Brezilya'da futbolcu olmak gibi bir şey... Çok iyi, çok yetenekli de olsan;
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
256 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Herkese merhaba, Heinrich Böll’ün Palyaço isimli eserinden kısaca bahsetmek istiyorum. Yazarın kitabın son sözünde romanla alakalı yazmış olduğu bir paragraf dikkatimi çekti; “belki de bu roman birkaç yıl sonra, o dönemi anlatan alaylı, taşlamalı bir eser olacak. İlk yayımlandığında, kendilerini katoliklerin sözcüsü sananların verdikleri saldırgan tepkiler de tarihi bir an olarak kabul edilecek” kitap öyle bir başlangıcı ve akışı var ki müthiş bir hiciv hakim. Sanırım yayınladığı dönemde bir Protestan olsam belki de bende kitaba karşı çıkardım düşüncesizce, bunu da itiraf etmeden geçemeyeceğim çünkü kitapta cidden ilk izlenimim böyle oldu. Kitabın derdi kurum ve kuruluşlarla; onların dayattığı katı kuralları kendi süzgeçlerinden geçirmeden harfiyen uyan kişilerle. Kitabın dili akıcı kendini okutturuyor, lakin 100. Sayfadan sonra bir duraklıyor kitap çeviriden kaynaklı da olabilir. Can yayınlarının çevirileri pek hoş olmuyor. Bu kitabı mutlaka okuyun derim, hatta bir arkadaşınızla eşzamanlı üzerinde konuşarak okuyun.
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
Reklam
256 syf.
·
Puan vermedi
DİPÇE : 1963'te Palyaço romanı basıldığında Alman piskoposlar  bir beyanname yayınlarlar; katolik edebiyatçılar ve yayıncılar; eleştirel aydınlarla- Katolik Kilisesi arasındaki çatışmanın adını koyarak Böll ve arkadaşlarını “yıkıcı eleştirellik”, ve “kendilerine has bir kötümserlik eğilimi” ile suçlarlar. Kilise yanlısı eleştirmenler ise,
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
·
7 günde okudu
Çevresindeki herkesi eğlendiren, neşeli, oyunbaz palyaçoların hiç derdi yokmuş gibi gelir bizlere. Çünkü onlar hep gülümser ve dans ederler. Ama makyajları silinip, kıyafetleri üstlerinden çıkınca durum değişir. Aslında çoğu hepimiz gibi tatminsiz bir yaşam sürdürürler. Bizim palyaçomuz da böyle biri. Ailesi ile sorunlu, sevdiği kadınla evlenebilmiş olmasına rağmen, kendi inançsız olması dolayısıyla koyu katolik olan bir kadını bir türlü mutlu edemeyen ve bundan ötürü de kendi de mutlu olamayan bir palyaço. Sorun inanç çatışması değil aslında. Palyaçomuz biricik eşi mutlu olsun diye ne isterse yapmaya hazırdır fakat eşi bunları doğru bulmaz ve katolik olmayan biriyle olmaktansa evden kaçmayı yeğler. Marie'den başka kimseye ilgi duymayan ve hiçbir kadını arzulayamayan palyaçomuz ise her yerde Marie'yi arar ve ona ulaşmak, eski güzel günlerine dönebilmek için çaba harcar. Dediğim gibi kendi ailesi ile de sorunludur çünkü ailesi iyi bir eğitim almasını isterken, palyaço olmayı kafasına koymuş olan karakterimiz ailesini terk eder. Alkol ve Marie bağımlısı olması işini de etkiler. Çalışmalarını aksatır, bile bile sakatlanmaya çalışır, kendini geliştirme konusunda ise yetersiz bulur ve iş konusunda da bir çıkmaza girer. Dışarıdan mutlu olduğu düşünülen ama içeriden bakınca paçalarından mutsuzluk damlayan bir hayat hikayesi. Konu itibariyle sıkıcı gibi dursa da kaliteli bir kitaptır. Tek eşlilik, inanç sisteminin sorgulanması, aile kavramı ve bize zorla dayatılan çoğu konuyu ele alıp romanın içinde eritmesini de ayrıca başarılı buldum.
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
256 syf.
9/10 puan verdi
Yaşayanların ölü olduğuna ve ölülerin yaşadığına inanırım...
~~~Kader denilen şey, mesleğimi ve durumumu anımsatıyor bana. Bir palyaçoyum ben. Resmî meslek adı: komedyen~~~
Heinrich Böll
Heinrich Böll
ün suçluluk duygusuyla nasıl başa çıkılacağı ve idealizme nasıl ulaşılacağı -inanılacak bir şeyin nasıl bulunacağı- hakkındaki etkileyici düşüncesi, yormayan diliyle, onun savaş sonrası Alman bilincinde neden bu kadar istenmeyen
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
·
16 günde okudu
1972 Nobel edebiyat ödüllü yazar Heinrich Böll. Kahramanımız Hans bir palyaço. Çok zengin bir ailenin çocuğu. Ailesi seçtiği mesleği onaylamıyor. Sevdiği kadın Maria tarafından terk ediliyor nedeni kadının dinine çok bağlı bir katolik olması Hans’ın ise dinsiz olması. Mesleğini başarılı bir şekilde sürdürürken özel hayatındaki olumsuzluklarla birlikte nasıl gerilediğini anlatıyor Hans. Bir yandan da 2. Dünya Savaşı sonrası Almanya’daki Katolik-Protestan çatışmasını eleştiriyor. Dindar geçinen bazı insanların( özellikle katolikleri kastediyor) iş kendi çıkarlarına geldiği zaman nasıl ikiyüzlü olabildiklerini hicvediyor. Tekeşlilik, inanç sistemi, aile kavramı gibi konularda düşünmeye sevkediyor yazar. Örneğin iki insanın birbirine bağlı kalması için evlilik denen yazılı belge gerekli mi? Evliliğin getirdiği yükümlülükle sevilmeyen biriyle cinsel birliktelik yükümlülüğü, farklı dinlere ya da farklı mezheplere mensup insanların evliliği, ( ülkemizde de hala böyle bir problem var. Yakın zamanda bir arkadaşım Sünni Alevi çatışması yüzünden sevdiği adamdan ayrılmak zorunda kalmıştı.) doğacak çocukları bekleyen bazı durumlar gibi konuşmayıp üstünü örttüğümüz konular üzerinde duruyor yazar. Değindiği konular itibarıyla özellikle din konusu yüzünden kitap bir süre yasaklı kitap olarak kalmış. Yazarın dili açık, anlaşılır, eleştirel bir üslubu var. Fakat konu itibarıyla herkesin ilgisini çekmeyebilir. Bu kitabı öneren arkadaşım çok beğendiğini söylemişti ama bence çok büyük bir beklentiyle okunmamalı.
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
Reklam
256 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Toplumların tutarsız ahlakı, içten pazarlıklı fikirleri yüzünden kendisine yer bulamayan bir palyaçonun hikayesi. Dinsiz olarak girdiği azınlığın gerekliliklerine de sahip. Terk edilmiş, yoksul, işsiz, üzgün... Palyaçolar, her insanın aksine zihnimde kırmızı burunları veya renkli giysilerinden öte soyut şeyler canlandırır. Çocukluğumda da onlara
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
256 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Kitabın baş kişisi Arthur Schnitzler soylu bir katolik ailenin çocuğudur. Eğitimli ve entellektüel bir insan olmasına rağmen hayatını Palyaçoluk yaparak idame eder. Ailesinin ve içinde yaşadığı toplumun değerleriyle çatışma halindedir. Palyaçoluk yaparak kendini daha bağımsız ve toplumun dindar ve tutucu yapısından kopmuş daha özgür hisseder. Sonra bir kadına aşık olur, kadınla birlikte yaşamaya başlar. Çok mutludur, ikisi de birbirine aşıktır. Fakat kadın kilisenin üzerinde kurduğu baskıdan bunalmıştır,dinsiz biriyle evlilik dışı ilişki yaşadığı için, toplumun tepkisini görmektedir; bu sebeple sevgilisinin kendi mezhebine geçmesini ister, fakat bunun riyakarlık olacağını düşündüğü için açıkca söyleyemez, sürekli ima eder. Bir gün kadın baskılara dayanamayarak Palyaçoyu terk eder. O andan sonra Palyaçonun hayatı değişir, hiçbir şey eskisi gibi olmaz, önce sanatından vazgeçer sonra yaşadığı toplumun sahip olduğu tüm değerlere karşı saygısını kaybeder. ilginç bir biçimde bu romandaki en açık, kendisini en çok belli eden karakter Palyaçodur, diğer bütün karakterler riyakar, kendini gizleyen, iki yüzlü karakterlerdir. Trajik bir çelişkidir bu. Bu roman yayımlandığı yıllarda katolik kilisesinin tepkisini çekmiştir ve yıllar sonra bu romanın ve içerdiği fikirlerin değerinin farkına varılmış ve yazar bu romanı ile nobel ödülü kazanmıştır.
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
·
4 günde okudu
Yalnızlığın ortasında..
Zamanında din karşıtlığı gerekçesiyle, palyaço suratlı olmayan insanlar tarafından yasaklanan bir eser. Varlıklı bir ailenin fakir bir çocuğu olur mu? Ailesi paraya tapıyorsa olur. Olmak istediği kişi olan bir palyaço var karşımızda, çevresinde dinine bağlı ama paraya tapan insanlar, dine aykırı görerek aslında inandıkları dine göre daha büyük günahlara sebep olan insanlar yobaz, samimiyetsiz kimseler ve bunların karşısında bütün samimiyetiyle dik duran bir palyaço. Yaşayan ölülere inanan ve ölülerin yaşadığına inanan, ayaklarına kahve damlayan, küvette ağlayan o palyaço. İyi denebilecek bir kariyere sahip yetenekli bir insan olan Hans kendi doğruları için mücadele ediyor ve ne olursa olsun sonunda gitarını alıp sokağa çıkıyor. Dindar olmasa bile dindarlardan daha günahsız yaşayan palyaçomuzun içinde unutamadığı insanlar, o insanlara bağlı hiçbir zaman kapanmayacak yaralar barındırıyor. Küfür etse dahi sesi hoş çıkan insanları çok özlüyor. O bir palyaço ve anlar topluyor. Bir de babası var tabi onu kınadıklarında elini omzuna koyan ama hepsi bu bazı güzel hatıralar. Boşa yollanmış mektuplar, sahipsiz havada asılı kalan duygular. İçsel düşünce seyahatinde duygulara yer verilecek bir eser. Bir insanla konuşurken onun ne dediğini unutursun kapıya bakarsın, dalmışsındır sonra biri omzuna dokunur geç gelecek der boşa gözleme.. Bir iç çekişin romanı.
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
256 syf.
9/10 puan verdi
Zengin bir aileye mensup olmasına rağmen yaşamını idame ettirmek için palyaçoluk yapmayı seçen, herhangi bir dine mensup olmayı tercih etmeyen Hans’ın birlikte yaşadığı Marie’nin onu terketmesiyle birlikte kariyerinde düşüş yaşamasıyla başlıyor roman. İkinci Dünya Savaşı öncesi ve sonrası Almanya’sında Hans’ın geriye dönüşlerle dolu
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
Reklam
256 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
17 günde okudu
Sanırım son zamanlarda Alman Edebiyatına yoğun bir ilgi duyuyorum ve özellikle dönem kitaplarını tercih ediyorum. 1972 Nobel Edebiyat Ödülü alan yazar Heinrich Böll 'den okuduğum ikinci kitap Palyaço. İlk kitap Nehir Kıyısı Kadınları da çokça güzeldi. Palyaço ; 1963 yılında yayımlandığında Almanya' da büyük tartışmalara neden olmuş. Heinrich Böll din karşıtı olmakla suçlanmış. Hâlbuki yazar, İkinci Dünya Savaşı sonrası içinde bulunduğu burjuva toplumuna uymayan düşünce ve davranışları sebebiyle dışlanan Hans Schnier yani sevgili Palyaço'muz üzerinden, onun gözlemleriymiş gibi, dönemin aile kavramını, din baskısını ile çarpık zihniyetini,  ırk ve cinsiyet ayrımcılığını, milliyetçilik kisvesi altında dönen oyunlarını çarpıcı bir şekilde aktarır okuyucuya. Hans Schnier, varlıklı bir ailenin oğlu olmasına rağmen meslek olarak palyaçoluğu seçmesi ile önce ailesi tarafından dışlanır. Evlenmeye ve doğacak çocuklarını Katolik terbiyesi ile yetiştirmeye yanaşmadığı için, çevrenin de baskısına direnemeyen sevgilisi Marie tarafından da terk edilir. Bu terk ediliş ile birlikte mesleki hayatında da çöküşü yaşar Hans Schnier. Ve yaşadığı bu çöküş sürecinde yaşadıklarını ve gözkemlerini aktarır okuyucuya. Çok daha fazlası, elbette kitapta :-)
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
TOPLUMA YABANCILAŞAN BİR PALYAÇO
Eser, II. Dünya Savaşı sonrası Alman toplumunun dini ölçüt alarak dönüşmesini, toplumun iki yüzlü davranışlarını zengin bir aileye mensup palyaço olarak yaşamını idame ettiren Hans karakteri aracılığıyla bizlere anlatmaktadır. Kendi ailesi başta olmak üzere sevgilisi ve diğer yakınlarının da toplumsal ideolojilere nasıl körü körüne bağlı olduklarını, çıkarları doğrultusunda değiştiklerini, kendileri gibi düşünmeyenleri, eleştirel yaklaşanları dışladıklarını ve sonunda yaşadığı topluma yabancılaşan bir karakteri geriye dönüş tekniği ile yazılan eserde görüyoruz. Yazar Böll’ün kendisi de üniversiteye kayıt yaptırdığı yıllarda II. Dünya Savaşı’nın patlak vermesi ile savaşa katılmış ve daha da önemlisi eserlerinde yer verdiği savaş sonrası dönüşümlere tanıklık etmiş biridir. Nobel edebiyat ödülünü alırken “Hiç kimsenin düzenlemesine ya da uzatmasına gerek olmayan tek geçerli pasaportum, yazdığım dildir’’ demiş ve tıpkı Palyaço gibi hiçbir dine, partiye, kuruma ait olmadığını dile getirmiştir. Yazarın dili, açık ve anlaşılır. Geriye dönüş tekniği ve hiciv türünde yazılmış, savaş öncesi Nazileri’nin savaş sonrası barışçıl insanlara dönüşmesini, yani rüzgar nereden eserse oraya dönenleri, burjuva ahlak anlayışını, siyasi ve dini ideolojileri tartışan önemli bir eser. Yazar Alman toplumunu anlatsa da kendi toplumumuz özelinde hala güncelliğini koruyan bir anlatı, tavsiye ederim.
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
Eylül ayında okuma grubumuzla birlikte okuyup konuştuğumuz Palyaço, Almanya’da 2. Dünya Savaşı’ndan hemen sonra başlayıp 1950 yılına kadar devam eden “Yıkım Edebiyatı” hareketine mensup, hem bireysel hem de toplumsal yönden güçlü bir hiciv örneği. Bu hareketin karakteristik özellikleri, Nazilerin Almanca dilini yanlış kullanmalarına
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
256 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
10 günde okudu
Bu kitap; toplumun dışında kalmış bir palyaçonun, maskesinin ardına gizlemiş olduğu melankolikliğini, toplumun tüm bağnazlıklarını; gözlemleriyle okuyucuya sunuşudur. Her ne kadar 2. Dünya Savaşı sonrasında topluma yabancılaşan Hans Schnier adlı bir karakterin Marie adlı sevgilisiyle yaşadığı romantizmi ve protestan-katolik ayrışmasıyla mezhep çatışmalarını ele alıyor gibi gözüksede aslında kendisini dindar diye nitelendiren kişilerin çarpık ahlak anlayışlarını taşlıyor. Bu kitapla birlikte görsel açıdan nefret ettiğim palyaçoları, düşünsel açıdan ne kadar özümsediğimi farkettim. Kendimi buldum. Ayrıca belirtmeliyim ki en çok sigarayı da bu kitapla tükettim. "hiçbir şey. hiçbir şey düşünme. başbakanı düşünme. katolikleri de düşünme. küvette ağlayan, terliklerine kahve damlayan o palyaçoyu düşün."
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
256 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
"Bu dünyada doğru dürüst bir şeyler yapabilmek için hâlâ cesaret ve inancım olsaydı, ne yapardım biliyor musun?" "Hayır," demiştim. "Zengin ailelerin çocuklarına bakacak bir cemiyet kurardım," diye konuşmasına devam etmişti. Yüzü yine kızarmıştı. "O aptallar 'toplumun dışındakiler' deyimini hep fakirler
Palyaço
PalyaçoHeinrich Böll · Can Yayınları · 20191,502 okunma
108 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.