Paris’in günümüzdeki büyülü dünyası ile Nazi sömürüsü altındaki korkunç savaş dönemini birlikte ele alan yazar, o yıllarda yaşayan Celine ve günümüzde yaşan Caroline arasında çözülmeyi bekleyen bir bağ kurar.
Coraline bir kaza sonucu hafızasını kaybedip kendini yeniden bulma ve keşfetme yolculuğuna çıkarken hiç beklemediği gerçeklerle karşılaşır ve yüzleşmeyi bekleyen anılarla; sömürü altında olmanın tüm zorluklarıyla çiçek dükkanında babası ve kızı ile hayatın umut kırıntılarına tutunmuş olan Celine ile yolları kesişir. Celine’nin yaşadığı acıları, zorlukları okurken Coraline’nın da arayışlarına ortak olduk.
Anılar arası yolculuğun en iyi yazarlarından birisi kesinlikle sarah jio olduğunu düşünüyorum . neredeyse tüm kitaplarında geçmiş ve gelecek arasında bir köprü, bir bağ vardır. Belki de kitaplarını böylesine güzel kılan da kurduğu bu sıcacık bağlardır. Karakterleri o kadar içten yazıyor ki onlarla üzülmemek, sevinmemek elde değil. Yine bu acılarla ve yaşanmışlıklar dolu kitapta tarihin zorlu günlerine ışık tutarken her zaman umut ışığının ve sevginin bir yerlerde olduğunu bizlere gösterdi. Sanırım çok fazla sarah jio okumanın verdiği sezgisel güçle artık kitabın sonlarına doğru nerede ne olacağını tahmin edebiliyor olsam da bu asla okurken aldığım keyfin ötesine geçmedi. Sayfaların ardı arkası gelmeden bir gecede okumayı özlemişim. Her ne kadar hüzünlü bir hikaye gibi olsa da bu bir kenara sadece karakterlerin kendilerinden çıkarılacak çok ders vardı. Merakı olanlara tavsiye ederim, kalbinizin bir köşesinde eminim yer edecektir.