Filistin dört bin yıllık tarihi boyunca çeşitli çıkar odaklarının mücadele alanı olmuştur. Kan ve göz yaşının eksik olmadığı bu coğrafyada bir siyasi birlik oluşamamış ve bu coğrafya huzura kavuşamamıştır. 1948 yılında İsrail devletinin kurulmasıyla birlikte huzursuzluk bu coğrafyanın istikrarı haline gelmiştir. Araplar ve Yahudiler arasında 1948, 1968, 1973 savaşları bu coğrafyanın kaderini şekillendirmiştir.
Hamas'ın Aksa Tufanı adı verdiği saldırıyla alevlenen süreç dünya gündemine oturdu. Osmanlı İmparatorluğu himayesinde iken biraz olsun huzura kavuşan bu coğrafyanın Yahudi hakimiyeti altına girme süreci büyük bir muammayı içinde barındırıyor. Özellikle İmparatorluk döneminde toprak satışı olup olmadığı büyük bir tartışma konusu. Özellikle her konuda iki kutuba ayrılabilen ülkemiz için bu tartışma oldukça gürültülü ilerledi. Tarihçiler bilgisizlikle suçlanıncaya kadar ilerdi tartışmalar. 2. Abdülhamid döneminde Thedor Herzl ile yapılan görüşmeler odağında bu konu kitapta ele alınıyor. 2. Abdülhamid'in yasaklamalarına rağmen yerel yöneticilerin ve yerel halkın eliyle Yahudilere toprak satışı gerçekleştirilmiş. Özellikle Rusya'dan gelen Yahudiler İngiltere ve Amerika'nın desteğiyle bu bölgeye yerleştirilmiştir. İttahadçılar döneminde bu süreç hızlanmıştır. 1918 yılından itibaren İngiltere sömürgesi olan bu bölgede Yahudi devleti kurulma süreci hızlanmıştır.
Tarihi belgeler eşliğinde tarihi süreci değerlendirmek isteyen herkesin rahatlıkla okuyabileceği bir çalışma meydana getirilmiş.
İyi okumalar dilerim.
