Perde Arkası
Anatole FranceÖne Çıkan Perde Arkası Gönderileri
Öne Çıkan Perde Arkası kitaplarını, öne çıkan Perde Arkası sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Perde Arkası yazarlarını, öne çıkan Perde Arkası yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Dediniz ki: 'Her şeyi anlıyorum, iyi hoş da bıkkınlık getiriyor bir yerde.' Her şeyi anlıyorsunuz, insanların eylem ve düşünceleri size evrenin mekanizmasının kendine özgü durumları gibi gözüküyor. Öfke ya da nefret gibi kavramlara yer vermiyorsunuz. Ancak şu da var ki size bıkkınlık getiren bazı durumlar söz konusu. Hassassınız. Ahlâkın bir tercih meselesi olduğu gerçeği var bir de tabii. Yavrum, sizin bir de Ahlâki Bilimler Akademisi'nde olduğunuzu düşünelim. Evet, haklısınız. Arkadaşınıza atfettiğiniz içgüdülere bakacak olursak, laktik aside bileşik olduğu için yaptığınız eleştiriyle arkadaşınıza yaptığınız eleştiri aynı derecede yanıltıcı."
"Nasıl yani?"
"Eylem ve düşüncelerin gerekliliği net olarak ortaya konulduğunda artık hiçbir düşünceye ya da insana özgü eyleme övgüler düzemez ya da bunları suçlayamayız diyorum."
ünlülerin cenaze merasimi!
...karalara bürünmüş matemli figürler oradaydılar. Hanımlardan bazıları dua kitabından dualar okuyor, kimileri ise ağlıyordu. Hiçbir şey yapmasalar da en azından her biri, arkadaşlarının tabutuna, sabahın soğuğuyla şişmiş göz kapaklarını ve soluk yüz renklerini getirmişlerdi. Gazeteciler, oyuncular, oyun yazarları, tiyatroyla hayatlarını geçindiren sanatkârların aileleri ve meraklı bir kalabalık kilisede nefi dolduruyordu.
Koro üyeleri, Kyrie Eleison'un acıklı çığlıklarını haykırıyordu. Papaz mihrabı öperek cenaze törenine katılanlara döndü ve şöyle dedi:
Dominus vobiscum.
Romilly, oradakilere göz gezdirerek:
"Chevalier burayı doldurmuş," dedi.
"Louise Dalle'e baksana, yastaymış gibi gözükmek için siyah kauçuktan yağmurluk giymiş," dedi Fagette.
Pradel ve Constantin Marc ile biraz geride oturan Doktor Trublet, kısık sesle, âdeti gereği her daim düzenli olarak verdiği ahlâk derslerini veriyordu.
"Farkındaysanız, mihrapta ve tabutun etrafında kalın mum yerine bilardo sopalarının üstünde küçük gece lambaları yakılmış ve böylece Tanrı'ya gerçek balmumu yerine lamba yağı sunuyorlar. Mabette yaşayan dindar adamlar, tanrılarına hep böyle küçük aldatmacalar yapma eğiliminde olurlar. Bu gözlem bana ait değil, zannedersem Renan'ın."
...
Şaşırma sebebim, erkeklerin, kadınların, atların ve köpeklerin bu doğu hapishanelerinde iyice kapatılmamış avlularda, elinde bir asayla bekleyen asker gözetiminde sıkı bir şekilde denetlenmesinden değil, Müslümanların kaderlerinden hiçbir zaman kaçmaya yeltenmeyeceklerindendi.
"İnsan toplumlarında iyi ile kötü arasındaki ayrım hiçbir zaman en sıradan ampirizmden ortaya çıkmamıştır. Bu ayrım, daima basit ve pratik bir kullanışlılıkla oluşturulmuştur. Zihnimizi bir kristal ya da ağaçla yontmayız. Hayvanlar âlemi ile ilgili ahlaki bir kayıtsızlık gösteririz. Vahşi türler söz konusu olduğunda da değişmeyiz. Bu da bize onları pişmanlık duymadan yok etme imkanı sağlar. İşte, koloni politikası diye adlandırdığımız şey de budur."
" İnsanlar, kendi durumları ölçüsünde isteklere sahiptir. "
"İnsanlara yalan söylemenin ne kadar iyi geldiğini yalnızca kadınlar ve doktorlar bilir"