Kitap Storytel'de öneri olarak karşıma çıktı ilk olarak. Yorumlar da olumlu olunca konusuna bile bakmadan başladım dinlemeye, sadece polisiye olduğunu biliyordum. Ben saf kan polisiye dinlemeyi pek sevmiyorum, onun yerine polisiye soslu sosyolojik kitaplar daha çok hoşuma gidiyor. Bu kitap da böyle başladı ama sonra iş biraz garip yerlere doğru gitti.
Konusundan başlayayım. Kitap travesti dünyasını anlatıyor, anlatıcısı bir travesti. Birkaç travesti öldürülünce, kahramanımız olayı çözmek için araştırmaya başlıyor ve öldürülen kişilerin ortak bir noktası olduğunu keşfediyor. Sonra da olaylar gelişiyor.
Öncelikle söylemeliyim ki polisiye olarak çok zayıf bir kitap. Yukarıda bahsettiğim ortak noktayı yazar zaten hemen söylüyor, katil de kabak gibi belli. O yüzden polisiye niyetiyle okumak isteyen olursa hayal kırıklığı yaşayacaktır muhtemelen.
Onun haricinde +18 bir kitap. Kitapta sado-mazo sahneler, eş cinsel ilişkiye dair detaylar ve birçok müstehcen sahne yer alıyor. Sağlam bir midem olmasına rağmen birkaç yerde rahatsız oldum açıkçası.
Bunlar haricinde yazarın trans bireylerin hayatına ışık tutma amaçlı bu kitabı yazdığını düşünüyorum. Bu açıdan kıymetli buluyorum ama ülkemiz için biraz fazla cesur ve açık olabilir diye de eklemeliyim. Yine de trans bireyler hangi zorlukları yaşıyorlar, nelerden zevk alıyorlar, neler onları kızdırıyor gibi bilmediğim konuları okumak bence faydalı idi.
Kitabı tavsiye konusunda kararsızım. Kendim sevdim mi sıkıldım mı ona bile karar vermek güç. Öyle herkesin rahat rahat okuyabileceği bir kitap olmadığı kesin. O yüzden konusuna göre karar vermenizi tavsiye ederim.