- Bu konuda babanla konuştun mu, diye sordu. Hazreti Ali'nin verdiği cevap oldukça anlamlı ve dikkat çekiciydi:
- Allah (celle celâluhu) beni yaratırken babama mı sordu ki ben Müslüman olurken ona sorayım!..
"Sen bunu yapmakla mükellefsin!" diyordu.Başka bir âyet-i kerimede ise;"Ey Şanı Yüce Resûl! Rabbinden sana indirilenleri tebliğ et! Eğer bunu yapmazsan risalet vazifesini yerine getirmemiş olursun."denilerek Resûl-i Ekrem'e yüce hakikatlerin insanlara tebliğ etmesi emrediliyordu.
İzafe etmeye çalıştıkları olumsuzlukların hicbirisinin tutmayacağını onlar da biliyordu; ama Ebû Cehiller için bunun ne önemi vardı? Yalan yanlış bilgilerle âdetâ Allah Resûlü'nün etrafında duvar örüyor ve kimsenin bu tarafa geçmesini müsâade etmiyorlar. O günlerde yaşadığı benzeri bir hâtirayı yıllar sonra dile getirirken Kinâneli bir tüccâr,ibret dolu ifadelerle hâdiseyi bize şöyle nakletmektedir:
"Resûlullah'ı Zü'l- Mecâz panayırında, 'Ey İnsanlar!'Lâ ilâhe illallah!' deyin ve siz de kurtulun!'