Mahmudus Siyer

Peygamber Efendimizin Hayatı

Eyüp Sabri Paşa
Rahmân ve Rahîm olan Allah’ın adıyla, Biz âciz kullarına her dem rahmetiyle muamele eden Allah Zülcelâl hazretlerinin yine merhametinin en büyük tecellisi olarak ümmeti olma şerefiyle bizi yücelttiği, iki cihanın sultanı Resûlullah Efendimiz’e [sallallahu aleyhi vesellem] binlerce kez salât ve selâm olsun. Son peygamber Hz. Muhammed Efendimiz [sallallahu aleyhi ve sellem], insanlığın ve güzel ahlâkın da son noktası, zirvesidir. Fakat kendi dilinden Resûlullah Efendimiz [sallallahu aleyhi vesellem] aslında ilk peygamberdir. Bu yüzden şairler onun bu vasfını sık sık dile getirirler. Mesela Aziz Mahmud Hüdâyî [kuddise sırruhû] hazretleri bu hususu: Nebî idin dahi Âdem dururken mâ u tîn içre İmâm-ı enbiyâ olsan revâdır yâ Resûlallah beytiyle dillendirirken onun mi‘racında peygamberlere imam oluşuna da telmihte bulunur. Resûl-i Ekrem’in son peygamber oluşunu ise şair Rızâyî, Ey Hatm-i Rusül âlemde gelsen n’ola âhir Âdet budur âhirde gelir bezme ekâbir beytinde onun büyüklüğünü gösteren bir delil olarak sunuyor. Hz. Peygamber için söylenen manzum sözler içinde, ona âşık gönüllerin onun ismini anarak "Aman!” deyişlerini, "Muhammed” ve "amân” lafızlarının ebced hesabında aynı değere sahip olmalarına bağlayan şu beyit de müstesna bir yere sahiptir: Amân lafzı senin ism-i şerîfinle müsâvîdir Anınçün âşıkın zikri amândır yâ Resûlallâh *** İşte yer yer böylesi beyitlerle süslenmiş olan Mahmûdü’s-Siyer kitabı, 1870 yılında o zaman Bahriye’de alay kâtibi olan Eyüp Sabri Paşa tarafından kaleme alınmıştır. Yazar giriş kısmında bu eseri neden kaleme aldığını izah sadedinde, kendisinden önce siyer sahasında yazılmış eserlerin bir kısmının Farsça ve Arapça olduğunu belirtiyor. Böylelikle bu eserlerin faziletlerinden istifade edemeyen insanlar için geriye Türkçe olanlar kalıyor. Bunlar arasında mesela Lâmiî Çelebi, Bâkî, Veysî, Nâbî, Nev‘îzâde Atâî gibi isimleri zikredebiliriz. Ancak yazara göre onların çoğunda da seçkin kişilere hitap eden bir üslup ve anlaşılması zor ıstılahlar yer almaktadır. Bu yüzden herkesin kolaylıkla anlayabileceği, zayıf rivayetlerden arınmış bir esere ihtiyaç duyulduğunu belirten Eyüp Sabri Paşa, bunda muvaffak olmaktan dolayı da kendini bahtiyar addetmiştir. Eser devrine göre hakikaten sade bir dil ve anlatıma sahiptir. Ancak yer yer uzayan cümleler, yazarın bir üslup özelliği olarak kaydedilmelidir. Sadeleştirme esnasında mana bütünlüğünü tekrar tesis etme gayretini hiç elden bırakmadan böylesi cümleleri bölmek zorunda kaldık. Bu hususta bir eksiklik yahut kopukluk varsa bu yazara değil, hazırlayana ait bir kusurdur. Yazar eserinde Peygamber Efendimiz’in [sallallahu aleyhi vesellem] hicretine kadar olan hadiseleri bir bölümde ele alırken hicretten sonraki kısımları yıl yıl ayırmış, bu bölümlerin başlığını da hicretin kaçıncı yılı ise ona göre koymuş. Böylelikle eser bir bölümü hicret öncesi ve kalan on bir bölümü hicret sonrası olmak üzere on iki bölümden teşekkül etmiştir. Bunlardan sonra yazar faydalı gördüğü için sona bir ek bölüm yerleştirmiş, burada Resûlullah Efendimiz’in [sallallahu aleyhi vesellem] akrabaları, aşere-i mübeşşere, vb. şahıslarla ilgili kimi tablolar şeklinde olmak üzere bilgiler ermiştir. Sonrasında Hz. Peygamber’in [sallallahu aleyhi vesellem] türlü işlerini gören sahabeleri sayan yazar, onun şahsi eşyalarını kısa kısa malumatla birlikte bu kısmın sonuna kaydetmiştir. Dolayısıyla sonda yer alan bu ilavenin uhtasar ve faydalı bir tasnif olduğu âşikârdır. Yazarın eserine aldığı âyet ve hadislerin meallerini ve kaynaklarını verdik. Farsça ve Arapça şiirlerin metinlerinin yanına çevirilerini de ilave ettik. Eserin bir başka özelliği de metin içinde yeri geldikçe bizim "ara söz, ilave, ihtar, faydalı bilgi, hikmet” vb. olarak kimini yeniden adlandırdığımız küçük notlarla yazarın açıklayıcı birtakım bilgiler vermesi ve bazı rivayetleri konu bütünlüğünü bozmadan aktarmasıdır. Bu bölümler metinden bağımsız olarak da ayrıca değerlendirilebilirse de kimi yerlerde bu başlıklar altında verilen bilgilerle irtibatlı olarak hemen sonrasında anlatımın devam ettiği görülebilir. Yazar Resûlullah’ın [sallallahu aleyhi vesellem] gösterdiği mucizeleri olayların akışı içerisinde anlatmış ve bunlar için ayrı bir bölüm tahsis etmemiştir. Bu hususta ilgili başlıklara müracaat etmek yerinde olacaktır. Eserin yazarı Eyüp Sabri Paşa’yı rahmetle yâdederken okuyana faydalı olması temennisiyle giriştiğimiz bu çalışmada bizi muvaffak kılan Allah’a da sonsuz hamdü senâlar olsun. Gayret bizden, tevfîk Allah’tandır. Kasım 2010 Dr. Fatih Başpınar
Tahmini Okuma Süresi: 15 sa. 52 dk.Sayfa Sayısı: 560İlk Yayın Tarihi: Kasım 2010Yayınevi: Semerkand Yayınları
ISBN: 9786054565139Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Ciltli
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

557 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
41 günde okudu
Mahmudü’s-Siyer
‘Şefaât hastanesinin tabibi’ ‘Peygamberlik tahtını süsleyen sultan’ ‘Tebliğ bağının hoş salınışlı selvisi’ ‘Tâhâ ve ‘Biz Seni âlemlere rahmet olarak gönderdik’ tahtının sultanı’ ‘Parlak şeriat binasının bânisi’ *** Eyüp Sabri Paşa’nın kaleminden ‘Mahmudü’s-Siyer (Hz. Peygamber’in Hayatı) kitabını bitirdim. Ekim ayı ve kasım ayının ilk haftası seyahatlerimiz ve bilhassa telâşlarımız yüzünden kitabı vaktinde bitiremedim. Bitirdikten sonra kitap hakkında birkaç kelime yazmasam da olmazı. Kitabın müellifi bir Osmanlı paşası. Ve altını çizmekte elzem görüyorum ki; mânen bir şeyh efendinin de müntesîbi… Uzun süre Hicaz bölgesinde devletine hizmet etmiş ve Hicaz bölgesinde kaldığı süreçte bölgenin tarihiyle ilgilenmiş ve ilgisinin, okuma ve öğrenme sevgisinin semeresi olarak elimizdeki eser başta olmak üzere birçok eser kaleme almış. Eşsiz bilgiler ihtiva etmesinden ziyade eser için bence en önemli husus; içeriğinde Hz. Peygamber hakkında çok güzel ifadelerinin bulunması… Bazılarını kaydırmalı bir hâlde gönderiye de ekledim. Hz. Peygamber’i övmeyi bile engellemek isteyen garip akımların aksine eser, müthiş bir peygamber iltifatnâmesi desem bence yanılmam… Ayrıca her konu başlığı altında beyitler bulunması da bir diğer önemli husus… Siyer alanında 11-12 yaşımdan beri okumalar yapıyorum ama bu eser benim için çok çok farklı bir konuma yerleşti. Siyer alanında, Hz. Peygamber’in sevgisinde derinleşmek adına mükemmel bir eser olduğunu düşünüyorum.
Peygamber Efendimizin (s.a.v) Hayatı
Peygamber Efendimizin (s.a.v) HayatıEyüp Sabri Paşa · Semerkand Yayınları · 201084 okunma
30 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.