Evveeet, arkadaşlarım;
Bugün çok etkilenerek okuduğum Nazan ARISOY’un bu güzel eseri “Piraye’de Nazım Olmak” ile geldim sizlere...
O kadar etkilendim ki Piraye’nin Nazım’a olan bu delice aşkından,ne olursa olsun sadece sevişinden,Nazım’ın aldatmalarına,bırakıp gitmelerine karşılık karşılıksızsa sadece ona aşık oluşundan o kadar etkilendim ki...
Bir insan bu kadar mı güzel sevilir?..
Bir insan bu kadar mı güzel sever?..
Ahhh be Piraye ne güzel sevmişsin sen.
Ahhh be Nazım, nasıl bırakıp gidebildin,nasıl o Piraye’nin olduğu gönlünde Piraye’nin yerini başkalarına giderek,başkalarını severek nasıl daralttın?.. Nasıl Nazım dedim, bu eseri okurken; nasıl aldatabildin,nasıl o kocaman yürek yakan bir sevgiyle baş başa bırakabildin Piraye’nin,nasıl kalbin, hücrelerin kabul etti bu durumu diye defalarca kez sordum biliyor musunuz?..
Şiddetle tavsiye ediyorum değerli arkadaşlarım, mutlaka okuyun.
* “Evladıma en büyük öğüdüm olsun. İsteyip de sahip olmayı başardığı bir aşkı yaşamak için önce kendi kabuğundan sıyrılsın, kendini teslim etsin, hislerine inansın,yanılmak da var, yenilmek de.
Kabullenip muzaffer olmayı seçsin. Aşkta Muzaffer olmayı başaran kendini yaşadım saysın. Korkakça yaşamak insanın harcı olmamalı... “