Derrida’nın dekonstrüksiyon eylemi diye adlandırdığı,en belirgin tanımıyla, sözmerkezciliğin (logocentrisme) ve fallomerkezciliğin parçalara ayrılmasıdır;Frankfurt Okulu’nun geliştirdiği bir yöntem değilse de ona çok yabancı değildir.Sözmerkezcilik aynı zamanda bir idealizmdir.İşte Derrida bu idealizmle bir hesaplaşmaya girişiyor, onto-teolojik Batı metafiziğinin idealizmine karşı bir mücadele veriyor: “Söz merkezcilik idealizmin anasıdır.”'