Yükselen yeni değerlere göre, reklamın iyisi kötüsü olmazdı. Adınızın önüne iyi ya da kötü, güzel ya da çirkin hatta namuslu ya da namussuz gibi sıfatların konulmasına aldırmamak gerekiyordu. Çünkü her nitelemenin önünde de, nasıl olsa, sizin adınız vardı. Gerisi laftı. Toplumda değişebilen dönüşebilen değer yargıları, sadece köşe dönme anlayışıyla belirlenebilirdi.