Bizim Kahramanlarımız 1

Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa

İbrahim Ünsal

Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa Sözleri ve Alıntıları

Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa sözleri ve alıntılarını, Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa kitap alıntılarını, Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
''Türk milletinin şanlı tarihi, hiçbir milletin tarihinde olamayacak sayıda kahramanlıklarla doludur. Ancak bu kahramanlıkları tarihimize yazdıran gerçek kahramanların pek azını, Türklerin dışındaki milletler de tanır.''
Yeni asır, Osmanlı için felaketlerle başlamış, felaketlerle sürmüş. Ve hala öyle sürmekte.''
Reklam
Tuna Nehri akmam diyor Etrafımı yıkmam diyor Şanı büyük Osman Paşa Plevne'den çıkmam diyor
Sayfa 187Kitabı okudu
Tuna nehri akmam diyor Etrafımı yıkmam diyor Şanı büyük Osman Paşa Plevne'den çıkmam diyor.
''Örneğin, milletler arası sözleşme gereğince ; savaşta, hastane ve ibadet yerlerinin bombalanması yasaktı. Zaten insanlık vicdanı da askerlik şerefi de bunu gerektiriyordu. Ama Rus topçuları bunu da yaptı.''
Rus Generali Nikola'nın Osman Paşa'ya Mektubu
"Mareşal Hazretleri; Yüce şahsınıza, aşağıdaki hususları bildirmekten şeref duyarım: Yardım alabileceğiniz, civar kasaba ve şehirlerdeki Osmanlı birlikleri esir edilmişlerdir. Plevne, İmparator'umuzun muhafız birlikleri ile de takviye edilmiş olan Rus ordularınca tamamen kuşatılmıştır. Asker ve erzak yardımı alabileceğiniz bütün yollar, askerlerimiz tarafından kesilmiştir. İnsaniyet namına sizden rica ediyorum: Daha fazla kan dökülmeden ordularımıza direnmektan vazgeçin. Yoksa, boş yere dökülen kanlardan siz sorumlu olursunuz. Sizi, istediğiniz yerde teslim koşullarını görüşmeye davet ediyorum. Yüksek saygılarımla..." Grandük Nikola Avrupa Rus Orduları Başkomutanı
Sayfa 103Kitabı okudu
Reklam
''Rus komutan çok erken ve büyük konuşuyordu. Herhalde ne Osmanlı askerini ne de onun başkomutanını iyi tanıyordu. Akşam Plevne’de yemek mi yerdi, yoksa hayatı boyunca hiç unutamayacağı bir Osmanlı tokadı mı? Bu durum, hava kararırken belli olacaktı.’’
'' İstanbul halkı kaygılı… İstanbul halkı huzursuz… İstanbul halkı, memleketin her bir yanında olduğu gibi karamsar…''
Kılıcın Alınmaması
Büyük devletler arasındaki savaşlarda bir gelenek vardı. Savaşın sonunda teslim olan ordunun başkomutanı, kılıcını galip tarafın başkomutanına verirdi. Osman Paşa, kılıcını bizzat kendi eliyle teslim etmek istemedi. Bir subay, Osman Paşa'nın bu hareketini görünce Paşa iner inmez, arabaya bırakılan kılıcı alıp Çar'a götürdü. Çar, "Osman Paşa'nın kılıcını getirin." dedi. Sonra Gazi Paşa'ya döndü ve salonda bulunan bütün generallerinin duyacağı kadar yüksek bir sesle sözü bağladı: "Bravo General! Sizin gibi kahraman bir komutanın kılıcı alınmaz. Misafirimiz olduğunuz sürece burada da Rusya'da da üniformanızla gezip kılıcınızı yine onurla taşıyabilirsiniz.
Sayfa 177Kitabı okudu
''Batı’da gerçekleşen bilimsel, sanatsal, teknolojik gelişmelere ayak uyduramamış bir türlü. Avrupa’daki sanayileşmeye yabancı kalmış. Tarımdaki modernleşmenin farkında bile olamamış. Bu yüzden de ekonomisi çökmüş. Askeri gücünü büyük ölçüde yitirmiş. Üç kıtaya yeten üretkenliğinden eser kalmamış. ‘’Türkler geliyor’’ korkusunun sahipleri, Hasta Adam’ın ölümünü bekler olmuşlar sevinç içinde.''
Reklam
''Var ol Osman Paşa! Sen,komuta ettiğin kahraman askerlerinle birlikte memleketi büyük bir felaketten kurtardın. Sen sadece bir şehri değil, bütün ülkeyi kurtarmış oldun. Bu vatan, bu millet sana minnettardır!''
"Türkler geliyor" korkusunun sahipleri, "Hasta Adam'ın ölümünü bekler olmuş sevinç içinde.
Osman Paşa'nın Nikola'ya Cevabı
"Rus Orduları Başkomutanı'na; Kumanda ettiğim Osmanlı askeri; gösterdiği cesaret, yiğitlik ve kahramanlıkla, girdiği her muharebede Rus ordusunu mağlup etmiştir. Majeste Çar, bunu bildiği içindir ki muhafız kuvvetlerini de buraya gönderme gereğini duymuştur. Başka cephelerdeki kıtalarımıza karşı galibiyetler almış olabilirsiniz. Yardım alacağımız yollar da tarafınızdan kesilmiş olabilir. Ama bunlar da ordumu düşmana teslim etmem için yeterli nedenler değildir. Benim ordum, Osmanlı askerinin şerefini korumak için girdi bu savaşa. Bu uğurda henüz elinden gelen herşeyi yapmış değildir. Düşmana teslim olmaktansa, vatan ve millet uğrunda, dinimiz uğrunda seve seve canını vermeye hazırdır. Dökülen ve dökülecek olan kanların sorumluluğu ise bu dünyada da ahrette de bu savaşa sebep olanların üzerindedir." Gazi Osman Plevne Ordusu Komutanı
Sayfa 104Kitabı okudu
Gazi Osman Paşa
Gazi Osman Paşa, 1833 yılında Tokat'da doğdu. 1839'da ailesiyle geldiği İstanbul'da ilk mektebi bitirdikten sonra, evlerinin bulunduğu Beşiktaş'taki Askerî Rüştiye'ye devam etti. Rüştiye', Askerî İdâdi ve Harp Okulu takip etti. 1858 yılında, kurmaylık eğitimi aldığı Harp Akademisi'ni bitirdiğinde rütbesi kolağası yani kıdemli yüzbaşıydı. Osman Paşa, Plevne'de 'gazi'lik unvanını kazandı. Gazi, '93 Harbi' olarak bilinen Osmanlı-Rus Savaşı bittikten sonra İstanbul'a dönüşte, halkın büyük coşkusuyla karşılandı. Başkent'e döndüğü günün akşamında, Padişah II. Abdülhamit onu sarayında ağırlayıp Büyük Osmanlı nişanı ve altın kılıçla ödüllendirdi. Ama Gazi Osman Paşa, hak ettiği asıl ödülü, bir süre sonra seraskerliğe, yani bütün Osmanlı ordularının başkomutanlığına getirilerek aldı. Padişah, Osman Paşa için bunlarla da yetinmedi. İki kızını, Paşa'nın oğullarıyla evlendirerek onu kendisine akraba yaptı. Gazi Osman Paşa, 1900 yılının 4 Nisan gecesinde vefat etti ve İstanbul'daki Fatih Sultan Mehmet Türbesi'nin yanına defnedildi.
23 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.