Sesin, diyorum sesin. Beni bazen büyük bir çıkmaza sokuyor. Öyle büyük bir kararsızlığın içine düşüyorum ki sesin mi daha güzel yoksa ellerin mi, bir türlü emin olamıyorum.
Bir sanatçı olarak görevimiz diye başlayan her cümle sanatın kutsanması ve ironik şekilde toplumsal olandan ayrılması anlamına geliyor. Oysa hayat bir bütün. Ben masa başına toplumcu gerçekçi bir öykü yazmak için oturup görevimi yaptıktan sonra günlük hayatıma dönmemeliyim. Bir hayat görüşüm olmalı, meselelere bakışım kendiliğinden belirmeli ve taşmalı. Bana kalırsa doğal ve sahici olan budur.