İnsanların sorunu tam da buydu işte, umursamazlık. Dünyayı umursamıyorlardı, çevresindekileri, acı çekenleri, haksızlığa uğrayanları kendileriyle ilgili olmadığı sürece hiçbir şeyi umursamıyorlardı ve sonunda birbirlerinden kopuyorlardı. Paramparça olup yok ediliyorlardı. Güç kötülüğün hediyesiydi, iyilerde güç ancak birlik olduklarında görülebilirdi. Diğer türlü kötü insanların kölesi olur, ancak acı onları da bulduğunda fark ederlerdi gerçeği. Sonunda acısına sustukları herkes adaletsizliğin kuyusunda tükenirdi ve onlar için konuşacak kimse kalmazdı.
"Susturulmanın ne kadar ağır bir şey olduğunu biliyorsun değil mi? İkimiz de konuşacak çok şeye sahibiz ama susuyoruz. Susup söylemediğim her kelime başımın içinde çığlık çığlığa bağırıyor, ya onlar özgür kalacak ya da ben kendi düşüncelerimin altında ezilip yok olacağım."