Depresyon ölümden beterdir. Lacan'ın dediği gibi "depresyon ruhun kalleşliğidir" (une lacheté de l'âme). Aslında depresyon fark edilmeyen ölülerle, gömülmemiş ölülerle ilgilidir. Depresyonda beden ihmal edilmiş ölülerin toplu mezarıdır.
Enişte baldız yakınlığının kültürümüzde yaygın bir durum olduğuna kanıt "bayram değil seyran değil, eniştem beni niye öptü" ve "baldız baldan tatlıdır" deyişlerinin varlığıdır. Burada önemli bir keşif bizi bekliyor. Yüzyıllardır "anam avradım olsun" deyişini kullandığımız hâlde, Oedipus karmaşasının keşfini başkalarına kaptırdık. Aynı şeyi bir kez daha yaşamayalım, enişte baldız ilişkisi üzerine eğilim ve eğer mümkünse bir "baldız karmaşası" tanımlayalım.
Laforgue çok temel bir klinik gözlemden yola çıkar: "Anne babadan birini ya da ikisini tedavi ettiğimizde çocuğun da iyileştiğini görüyoruz. Nevrozlu anne babanın çocukları da nevrozludur." Ona göre nevroz bir aile geleneği oluşturur. Çocuğun anne babadan birini, nevrozu ile kullanılabileceğinin altını çizer. Ama öte yandan çocuklar çiftin ilişkisindeki nevrozun oluşumunda da bir role sahiptirler. Laforgue'a göre bu çocukların bilinçdışları, anne babalarınınki ile doğrudan ilişki içindedir. Bunu bileşik kaplar olarak adlandırır ve ortak ailesel bilinçdışını tanımlar.
''Depresyon ölümden beterdir. Lacan'ın dediği gibi; depresyon ruhun kalleşliğidir. Aslında depresyon fark edilmeyen ölülerle, gömülmemiş ölülerle ilgilidir. Depresyonda beden ihmal edilmiş ölülerin toplu mezarıdır.''
Philippe Marchal genç arkadaşı Jerry'ye bir filozof edasıyla "Biraz yaralı, biraz hasta olun. Bütün kadınlar sizi kollarına alacaklardır. Hemşirelik kadınlarda genetik bir özelliktir." der.