Klinik Süreç İçinde Kişilik Yapısını Anlamak

Psikanalitik Tanı

Nancy McWilliams

By Number of Pages Psikanalitik Tanı Quotes

You can find By Number Of Pages Psikanalitik Tanı quotes, by number of pages Psikanalitik Tanı book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
“Suçlayıcı süperegoları olan kişiler çoğu kez, özellikle de alkol/madde etkisi hallerinde veya eyleme-koymanın akılcılaştırılabildiği durumlarda, süperegolarına meydan okuyucu ve zıt yönlerde davranırlar.”
Sayfa 35
2.Psikanalitik Karakter Tanısı
Nesne ilişkileri yönelimindeki kişilerin üzerinde durdukları meseleler, kişinin çocukluğunda hangi dürtünün ne kadar doyurulmadığı veya hangi gelişimsel dönemin aşılması gereken görevlerinin yeterli düzeyde aşılamadığı veya hangi ego savunmalarının kişinin karakterine hükmettiği değildi. Üzerinde durdukları meseleler daha çok, çocuğun dünyasındaki başlıca sevgi nesnelelerinin nasıl nesneler oldukları, çocuğun bu nesneleri nasıl deneyimlediği, bu nesnelerin ve bunların deneyimlenen yönlerinin nasıl içselleştirildiği ve bu nesnelerin içsel imgelerinin ve temsilcilerinin yetişkinlerin bilinçdışı yaşamlarında yaşamaya nasıl devam ettikleriydi. Nesne ilişkileri geleneğinde ödipal meseleler ayrılma bireyleşme meselelerine göre daha az yer tutarlar.
Reklam
2.Psikanalitik Karakter Tanısı
Freud, hastalarının aktarımlarını açıklanıp bir yana konacak çarpıtmalar olarak görmeyi bırakıp iyileşme için gerekli olan duygusal bağlamı sağlayan deneyimler olarak görmeye başladığında kişilerarası bir tedavi teorisine doğru geçiş yapmıştı. Hastanın, sorun yaşanılmış ebeveyne dair içsel bir imgeyi, onu analistin şahsında görerek ve ona orada meydan okuyarak kendi içinden çıkartmaya çalışmasının değerini vurgulayarak şunu söylemiştir: "Bir insanı o insanın fiili olarak orada bulunmadığı durumda veya o insanın temsili bir imgeyle orada bulunduğu durumda yok etmek imkânsızdır" (1912, s. 108).
2.Psikanalitik Karakter Tanısı
Bu kulvarda, Klein'den etkilenmiş Güney Amerika'lı bir analist olan Heinrich Racker(1968), klinik açıdan son derece yararlı olan "bağdaşan" ve "tamamlayıcı" karşı-aktarım kategorilerini ortaya attı. İlk terim, hastanın bir çocukken erken dönemdeki bir nesneyle ilişki içinde neler hissettiği hakkında terapistin duygusunu (empatik şekilde); ikinci terim, nesnenin çocuğa yönelik olarak neler hissettiği hakkında terapistin duygusunu (empatik olmayan şekilde, danışanın bakış açısından) vurgulamaktadır.
“Ne var ki, aslında, bir özellik kişide belli bir yoğunlukta varsa, o özellikle birlikte onun zıddı zaten o kişide her zaman bulunmak durumundadır.”
İnsanlar karmaşıktır, ancak bu rastgele bir karmaşıklık değildir.
Sayfa 47
Reklam
163 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.