Bireysel psikolojinin kurucusu Aifred Adler, genel olarak bireyin gelişiminde toplumsallaşma (sosyalleşme) nin önemini vurgular.Yaşam biçimi çocukta, dünyayı nasıl gördüğü ve neyi başarı olarak değerlendirdiği noktasından doğar.Bireyin yaşamda en önemli güdülenmesi üstünlük çabası ve aşağılık kompleksinden gelir. Çocuğun kaçıncı çocuk olduğu, şımartılması yada ihmal edilmesi aşağılık veya üstünlük komplekslerinin gel,işmesine neden olur.( Bu kompleksler az çok herkeste vardır,ancak nevrozlu bireyde yaşamı zora sokar).Çocuk yaşlarda toplumsallaşma yani bir bütünün parçasıymış gibi hissetme, yaşamla bütünleşme duygusu gelişmezse birey, ya çoğunluk karşısında kendisini güçsüz,yetersiz ve aşağı hissedip kendini soyutlayacak ya da onlardan üstün ve farklı olduğunu düşünüp ilgi odağı olmaya çalışacaktır.Aşağılık ve üstünlük kompleksi bencillikten gelir.
Toplumsal ilgi geliştirmeyen çocuklar güvensizlik ve yetersizlik hisseder ve başarısız olur.Kararsızdırlar, sorunları çözmek yerine etrafında dolaşmayı seçerler.Zaten nevroz, bireyin yaşam sorunlarını, kendi üstünlük çabasına uygun biçimde çözemeyeceğini, tavizler vermesi, işbirliği yapması gerektiğini anlaması ve sorunlardan kaçmasından ortaya çıkar.Üstünlük eğilimi toplumsallık duygusuyla, toplumun çıkarlarına uygun biçimde doyurulmazsa sıkıntılar baş gösterir.