Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Puslu Kıtalar Atlası

İhsan Oktay Anar

En Eski Puslu Kıtalar Atlası Sözleri ve Alıntıları

En Eski Puslu Kıtalar Atlası sözleri ve alıntılarını, en eski Puslu Kıtalar Atlası kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
“Ey kör! Aç gözünü de düşlerden uyan. Simurg’u göremesen de bari küçük bir serçeyi gör. Kaf Dağına varamasan bile hiç olmazsa evinden çıkıp kırlara açıl; böcekleri, kuşları, çiçekleri ve tepeleri seyret. Bırak dünyanın haritasını yapmayı! Daha hayattayken bir taşı bir taşın üstüne koy. Gülleri ve bülbülleri göremeyip gün boyu evinde oturan adam Dünyanın kendisini hiç görebilir mi?” ... Uzun İhsan Efendi düşünde dayısının kendisine bir şeyler söylediğini işitti. Ona cevap vermek, kör olduğu için düşten başka bir şey göremediğini anlatmak istedi. Ama bir güç, konuşmasına engel oluyor, dili ağzında dönmüyordu. Fakat zihninden geçenler belliydi.
Sabah ezanları okunmaya başladığında yatağından kalkıp elini yüzünü yıkadı. Aynada makasla bıyığını sünneti şerifeye uygun olarak düzeltirken uykunun bir uyanış ve düşlerin de gerçeğin ta kendisi olduğu fikri kafasını meşgul etmeye başlamıştı. Az önce uyanıp gözlerini gerçek dünyaya açarak yatağında gerinmeye başladığında belki de bir uykuya dalmıştı. Eğer bu doğruysa, şimdi gördüğü her şey bir düştü. Gördükleri ister gerçek ister düş olsun, bundan gerçeği ya da düşü gören bir özenin varlığı çıkıyordu. Şu durumda bütün bunları gören bir kişi olarak o, vardı. "Rendekar'ın dediği gibi ben varım" diyordu, "Peki ama ben kimim? ayna bana İhsan Efendi olduğumu söylüyor, rüyamdaki ayna ise Bünyamin olduğumu söylüyor. Ben kimim? Bütün bunları gören özne aslında kim?"
Reklam
"Rendekar yanılıyor: Düşünüyorum, ama sadece ben var değilim. Düşündüğüm için asıl sizler varsınız; sizler ve içinde yaşadığımız dünya."
Sayfa 127Kitabı okudu
"Her şey ben ve benim düşüncelerimden ibaret olsa da bu dünyada yaşamak zevkli bir şey." diyordu, "Sen! Oğlum! Sen benim zihnimde bir düş, bir düşüncesin. Bana şu anda dokunuyorsun. Ama ben sana dokunamıyorum. Çünkü düşlere dokunmak mümkün olabilir mi?"
Sayfa 127Kitabı okudu
Bir duygu, anlaşılmıyorsa, duygu değildir zaten.
İhsan Oktay Anar
“ Buradan gitmek istediğini biliyorum oğlum. Kendime hakim olabilseydim belki de seni, çoktan içine girdiğin bu maceraya bırakmazdım. Sana olan sevgim biricik olan oğlumu tehlikeye atmama engel oluyor. Ama bilmek ve şahit olmak en büyük mutluluktur. Macera ise büyük bir ibadettir; çünkü O’nun eserini tanımanın başka bir yolu olduğunu görebilmiş değilim. Kendi payıma ben, dünyayı rüyalarımla keşfetmeye çalıştım. Bu, yeterince cesur olamadığımın bir göstergesi olabilir. Aynı hatayı senin de yapmana yol açmak istemiyorum. Sana izin veriyorum, git. Git ve benim göremediklerimi gör, benim dokunamadıklarıma dokun, sevemediklerimi sev ve hatta, bu babanın acı çekmeye cesaret edemediği acıları çek. Dünyadan ve onun binbir halinden korkma!”
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.