Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

En Eski Pusula Sözleri ve Alıntıları

En Eski Pusula sözleri ve alıntılarını, en eski Pusula kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Yaralar vardır hayatta, ruhu cüzam gibi yavaş yavaş ve yalnızlıkla yiyen, kemiren yaralar." diye yazar İranlı Sadık Hidayet..
"Güzeli düşlemeden önce dehşetin en dibini görmek, onu baştan sona kat etmek gerekirdi."
Reklam
Hiçbir şeyi atmıyorum yine de her şeyi kaybediyorum. Zaman beni soyup soğana çeviriyor.
Sayfa 64 - Can YayınlarıKitabı okudu
Yaralar vardır hayatta, ruhu cüzam gibi yavaş yavaş ve yalnızlıkla yiyen, kemiren yaralar. ( Kör Baykuş)
...işte bu bana iyi gelirdi, bu sonu gelmez sonbaharın, camlarımı dövüp duran yağmurun yerine azıcık haziran güneşi...
Nesne boşluğu doldurur..
Sayfa 32 - Can Yayınları, 2.BaskıKitabı okudu
Reklam
Hayat bir Mahler senfonisidir, asla geri dönmez ve asla dörtayak üzerine düşmez..
Sayfa 63 - Can Yayınları, 2.BaskıKitabı okudu
Suriye çölünün höyüklerinde alan deneyimi kazanmak için genellikle ücretsiz çalışmaya gelmiş olan Fransız, Alman, İspanyol ya da Italyan âlimlerin emirleri doğrultusunda toprağı eşeliyorlardı. Ta Irak sınırındaki Cezire'nin kasvetli topraklarına dek tüm nehir boyunca her milletin kendi kazı alanı vardı; Tuttul diye güzel isimli bir Mezopotamya sitesini de içeren Tel Halaf ve Tel Bi'a Almanlarındı; Dura Europos ve Mari Fransızların, Halabiye ile Tel Halula İspanyolların ve bu böyle sürüp gidiyordu/petrol şirketlerinin petrol alanları için çekişmesi gibi onlar da Suriye'den koparacakları imtiyazlar için çekişiyorlardı ve çakıltaşlarını paylaşmaya da çocukların misketlerini paylaşmaya olduğundan daha meraklı değildiler..
Sayfa 67 - Can Yayınları, 2.BaskıKitabı okudu
... bazıları nesiller boyunca babadan oğula arkeoloji kazıcısıydı, oryantalist arkeolojinin büyük atalarını tanımışlar ve 1930'lu yıllardan beri kazı fotolarında yer almışlardı. Nitekim ayağa kaldırılmasına katkıda bulundukları bu geçmişle nasıl bir ilişkileri olabileceği insanda garip bir merak uyandırıyordu: elbette Sarah bu soruyu sormuştu: - İşçiler açısından bu kazıların neyi temsil ettiğini bilmek isterdim. Acaba tarihlerinden mahrum bırakıldıkları, Avrupalının bir kez daha, bir şeylerini çaldığı hissine kapılıyorlar mı? Bilger'in bir teorisi vardı, bu kazıcılar açısından İslamiyet öncesine dair hiçbir şeyin onlara ait olmadığını, kadim cidden'e yani "çok eskiye" sürgün ettikleri bir baş ka düzene, bir başka âleme ait olduğunu savunurdu.
Sayfa 69 - Can Yayınları, 2.BaskıKitabı okudu
Avrupa; Suriyelilerin, Iraklıların, Mısırlıların altından antik temellerini söküp aldı; bizim muzaffer uluslarımız, bilim ve arkeoloji tekelleri vasıtasıyla evrensel olanı temellük ettiler, bu yağmayla geçmişten mahrum bırakılan sömürge haklarının da bu geçmişi sanki yabancı bir unsurmuş gibi algılaması kolay oldu.
Sayfa 69 - Can Yayınları, 2.BaskıKitabı okudu
177 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.