Eserden Alıntı: "Hz. Peygamber’in hayatının incelenmesindeki gaye, sadece İslam tarihinin belli bir devresine ışık tutmak değildir. Bilakis, Saadet Asrı’nın nuruyla, yaşanan zamanı ve gelecek çağları aydınlatmaktır. İnsanımızın gönül ve düşünen dünyasına, İslam’ı, yaşanan bir hakikat olarak sunmak; hayatın her safhasında bulduğumuz, gördüğümüz örnek insan Allah Resulü’nü canlı bir hikmet yumağı ve ölçüler menbaı hâlinde takdim etmek elbette bir zarurettir. Zira, İslam, birçok dönemde, yaşanan bir gerçek olmaktan çıkarılmaya çalışılmış; sadece üzerinde konuşulan, tartışılan, araştırmalara konu olan değerler hâzinesi olmaya terk edilmiş, insanlığımızla olan bağı koparılmak istenmiştir. İnsan ile İslam’ın arasının açılması için çok ciddi planlar yapılmış ve yapılmaktadır. Neticede; ‘inandım’ dediği hâlde, inançlarından haberdar olmayan; Rabbini sevdiğini iddia ettiği hâlde O’na yönelmeyen; dini dava edindiğini ilan ettiği hâlde canıyla, malıyla, hizmet ve gayretiyle ona sahip çıkmayan, ihmal, tembellik ve güvensizlik belasından kurtulamayan bir nesil..."