Rommel Sözleri ve Alıntıları
Rommel sözleri ve alıntılarını, Rommel kitap alıntılarını, Rommel en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.Erwin Rommel
Bazen büyük bir askeri şöhrete sahip olmak avantajlı bir şey değildir. Bir adam, genellikle kabiliyet ve kabiliyetsizliklerini bilir ve ona göre davranmak ister ama diğerleri ondan her zaman bir mucize beklerler.
Stalin, İngiliz ve Amerikalıların Fransa kıyılarına çıkarak ikinci bir cephe açılması için Churchill ve Roosevelt'i sıkıştırıyor ve şöyle konuşuyordu:
"Yalnız silah ve malzeme vererek kavgayı uzaktan seyretmek, birisinin kanını para ile satın almaktan pek farklı değildir."
Sayfa 289 - Kastaş Yayınevi, 1. BaskıKitabı okudu
bu bir rekor
Rommel'in Gazala Muharebesi'nden sonra geri çekilen İngilizleri takip eden 33. Keşif Taburu, 26-27 Haziran 1942'de, 24 saat içinde İngiliz mukavemetine rağmen 158, 7 km. yol kat ederek dünya rekoru kırmıştır.
Hitler'e Suikast;
20 Temmuzdaki başarısız Hitler suikastı sonrasında Wehrmacht (Alman Ordusu) içinde sıkı bir soruşturma başlatılmıştı. Soruşturmalar, Rommel'in en yakın yardımcılarının komployla direkt bağlantısı olduğu yolunda sonuçlar gösteriyordu. Aynı anda yerel Nazi görevlileri de Rommel'in hastanedeyken Nazi liderliğini aşırı bir şekilde eleştirdiğini rapor ediyordu. Bormann, Rommel'in harekete dahil olduğundan emindi, Goebbels ise emin olamıyordu.
Rommel'in gerçekte suikast girişimiyle ne kadar ilintili olduğu veya ne kadar bilgi sahibi olduğu hala belirsizdir. Savaş sonrasında karısının ifadelerine göre Rommel, gelecek nesil Almanlara savaşın bir arkadan bıçaklama (Dolchstosslegende I. Dünya Savaşının kaybedilmesinin nedeni olarak içerdeki Alman olmayan unsurların arkadan vurduğu inancı) yüzünden kaybedildiği düşüncesinin hakim olmaması için suikaste karşı idi. Rommel'e göre Hitler bir darbeyle yakalanmalı ve halkın önünde hesap vermeliydi.
"Eğer bir ordunun başında lider olup, binlerce insanın yaşamından sorumlu olmak istiyorsan, bireylerin tek tek kaderleri ile ilgilenemezsin. Eğer bunu yaparsan, hedef şaşırırsın. Tek bir kişinin kaderini dahi düşünürsen, sorumluluğun altından kalkamazsın."
Melchior von Schlippenbach (Rommel'in Kurmaylarından)
Çölde kilometreler boyunca tek görebildiğiniz şey tozdur. Havada uçuşan toz bulutları. Rommel bir buluş yaptı. Bir Volkswagen'in arkasına toz bulutu yaratabilecek motorlu bir pervane yerleştirdi. Bu arabalardan üç tanesini çöle yolladı. Düşmanın keşif kuvvetleri bunu görünce bir alayın orada olduğunu sandı.
Sayfa 320 - Kastaş Yayınevi, 1. BaskıKitabı okudu
"Çöl Tilkisi"
... Rommel zaman zaman olmayacak riskler alarak keşif bile yapmaktadır. Yine böyle bir amaçla ilerlerken bir kum tepesini aştığında bir Yeni Zelanda sahra hastanesi ile karşı karşıya gelir.
Korumaları, emir subayı ve şoförü şaşkın şaşkın Rommel'in gözüne bakmaktadır. O ilk şoku atlatarak sakin sakin aracından inerek ilerler ve hastane çadırına girer. Doktorlar, hemşireler ve hastalar şaşkınlık içindedir. Rahat hareket ederek bölgenin Alman birliklerinin eline geçtiği duygusunu yaratarak, hastalarla selamlaşarak dolaşmaya devam eder. Haberi alan başhekim koşarak gelir ve gerçekten karşısında duran Rommel'i görünce bu defa o şok yaşar. Rommel başhekime ihtiyaçlarını sorarak öğrenir, derhal istenilen tıbbî malzemeyi göndereceğini söyler. Sonra herkesi hayretten dili tutulmuş vaziyette bırakarak aracına biner ve geldiği yöne doğru hareket eder. Rommel bu şanssız karşılaşmayı, zekâsını kullanarak bir tilki kurnazlığı ile atlatmış, korumaları, şoförü ve emir subayı yaşadıklarına inanamamışlardır.
Sayfa 62 - Kastaş Yayınevi, 1. BaskıKitabı okudu
Hitler o sırada Rastenburg'daki karargahında Albay Hofacker'in Rommel'i ele veren ifadesinin bir suretini okumuştu. Hemen fakat çok özel bir şekilde öldürülmesini emretti. Wilhelm Keitel'in sonradan, Nürnberg Mahkemeleri'ndeki sorgusu sırasında söylediğine göre, Hitler Alman halkının en çok sevdiği ünlü bir Feldmareşalin yakalanmasını ve Halk Mahkemesi önüne çıkarılmasının Almanya'da büyük bir skandal yaratmasından korkuyordu. Bunun üzerine, Hitler'le Keitel, aleyhine verilen ifadelerin Rommel'e anlatılmasına, intihar ya da Roland Freisler'in meşhur Halk Mahkemesi önüne çıkarılma yollarından birini seçmesinin kendisine bırakılmasına karar verdiler. Eğer birinci yolu seçecek olursa kendisine büyük bir askeri cenaze töreni yapılacak ve ailesine dokunulmayacaktı.
13 Ağustos 1943
Almanların yakıtları tükenmiş, askerleri yorulmuş ve ikmal hatları İngilizler tarafından kesilmişti. düşman El-Alamein kasabasında güçlü bir savunma hattı oluşturmuştu. Lojistik hatlarının yetersizlikleri de Almanları kötü bir biçimde etkilemeye başlamıştı. Cephede veba salgını başlamış ve Rommel’in karaciğerinde bir hastalık nüksetmişti.Bundan sonra Rommel tedavi için Berlin’e yollandı. Rommel’in yokluğunda İngilizler cephe hatlarını güçlendirdiler. döndüğünde İngilizlere bin tankına karşı kullanabileceği sadece 400 tank vardı. Bu tankların çoğu da yakıt yetersizliği nedeniyle kullanılamaz haldeydi. Üstelik Berlin’deki Merkez Ordular Karargahı da hâlihazırda Stalingrad’da devam eden savaştan dolayı Kuzey Afrika Cephesi dahil her Alman cephesine takviye kuvvetler göndermeyi durdurmuştu. Rommel’e göre savaş kaybedilmişti. Fakat Hitler, Rommel’e son adama kadar savaşmasını ve taarruza geçmesini emretti. Rommel emre uymadı. Çünkü Amerikalılar da Fas’a çıkarma yapmış ve almanlar için çember daralmıştı. Rommel sistematik bir şekilde birliklerini geri çekmeye başladı. Amacı birliklerini Tunus’tan tahliye etmekti. İngilizler ve Amerikalılar Rommel’i tamamen yok etmek için birkaç denemede bulundu; fakat bu denemeler başarısızlıkla sonuçlandı. Her ne kadar Rommel başarılı bir şekilde birliklerini Tunus’a çekse de birlikler tahliye edilemedi. Rommel ile birlikte İtalyan ve Alman generaller esir düşmemeleri amacıyla Almanya’ya tahliye edildi. 13 Ağustos 1943 günü 270 bin Alman-İtalyan askeri Amerikan ve İngiliz kuvvetlerine teslim oldu.
Amerikalıların korkulu rüyası rommel
Rommel'in kuvvetleri Tunus'a girene kadar bir daha durup savaşmadı. O zaman bile İngiliz Sekizinci Ordusuyla değil Amerikan 2. Kolordusuyla savaştılar. Rommel, Kasarin Geçidi Savaşında Amerikan birliklerine ağır bir darbe indirdi. Kendisi 1.000 asker ve 20 tank kaybederken Amerikalılara 6.000 asker, 183 tank ve 200 top gibi ağır bir kayıp verdirdi.
ünvanını kazandığı yere gidiyor..
Almanların dikkati Kuzey Afrika’nın çölleri üzerine değil de Sovyet Rusya’nın uçsuz bucaksız ovalarına yoğunlaşmıştı. Fakat Hitler müttefiki Mussolini’yi kırmak istemediğinden emirlere uymayan, cesur, kararlı ve aynı zamanda başarılı bir general olan Erwin Rommel’i, yeni oluşturulmuş Afrika Kolordusu’nun başına atadı. Hitler, Rommel’i Afrika’ya yollayarak bir taşla iki kuş vurmuş oldu. Hem Mussolini’ye verdiği sözü tutmuş, hem de pek itaatkar olmayan Rommel’i başından savmıştı.
Blitzkrieg Savaş taktiğii;
(8,8 cm FlaK 18/36/37/41) 88'lik topların yarısını toprağa gömdürmüş, yaklaşan İngilizlere acı bir sürpriz yaşatmıştır. Mayın dedektörlerini yanıltmak için her mayının yanına konserve kutuları gömdürmüştür. Bazen araçları tahtadan tank haline getirip, şaşırtmaca da kullanmıştır.
FlaK kelimesi Almanca Fl(ieger)a(bwehr)k(anone) ya da Fl(ug)a(bwehr)K(anone) kelimelerinin baş harflerinden oluşuyordu ve uçaksavar manasına geliyorKitabı okudu
7. Panzer Tümeni nam-ı diğer ; Hayalet Birlik (Gespensterdivision)
Zırhlı Birliği komuta eden Rommel, birliğinin sayıca ve mühimmat bakımından yetersiz olduğunu bilmesine rağmen emirlere karşı gelmiş ve kendilerinden üstün, yeni modernize edilmiş Renault tankları kullanan Fransızlara karşı taarruza geçmişti. Hızlı karar alma becerisi, ön cephede askerleriyle birlikte savaşması ve tarihte görülmemiş sıra dışı taktikler uygulaması Rommel’in birliğine zaferi getirdi. Rommel’in birliği o kadar hızlıydı ki Alman cephe hattı bir süre birliğin nerede olduğunu bulamamış ve bundan dolayı 7. Birlik “Hayalet Birlik” olarak anılmaya başlamıştı. Birlik, 16 Mayıs 1940’da taarruza geçerek 10 bin Fransız askerini esir aldı. Fransızların kayıpları 20 bin kişiyi aşarken Rommel ise sadece 36 askerini kaybetmişti.
(Tunus'taki taarruzun başarısızlığı üzerine)
Savaşlarda askerler cesaret ve fedakârlıkla ulusları için savaşır ve komutanlarının verdiği emri yapar. Ancak öyle askerler çıkar ki küçük bir menfaat uğruna bütün orduyu satar. Rommel'in bu savaşında böyle bir ihanet, ona ağır bir bedel ödetmiş, İtalyan genel karargâhından bir subay tarafından müttefiklere ulaştırılan taarruz planı sayesinde sonuç böyle olmuştur.
Sayfa 282 - Kastaş Yayınevi, 1. BaskıKitabı okudu
(Genç İngiliz subayların gözünden)
Rommel akıllı ve cesur bir komutan, her zaman askerinin yanında veya yakınında. Bunu bilen herkes canını dişine takıp hem kendi için hem komutanı için ve hem de Almanya için savaşıyor. Bizler I. Dünya Savaşı'nda kullanılan usulleri uyguluyoruz. Komutanlarımız eski sevk ve idare metodlarının bugün atak ve kütle hâlinde kullanılan zırhlı birlikler karşısında başarı şansının olmadığını henüz anlayamadılar. Geriden karargâhlarında kurmay subayları ile karar vermek üzere düşünürken Alman generaller hareket eden birlikleri ile durumun içinde olarak ve yaşayarak anında karar vererek uygulamaya geçiyorlar.
Sayfa 128 - Kastaş Yayınevi, 1. BaskıKitabı okudu