“Hani elindeki kemanı az önce yazdığı nakaratın hazzıyla tutan ve ondan bir şarkı yaratmak isteyen bestekârlar vardır... Yazdıkları şarkılar denizin art arda gelen üç dalgası gibi yükselir ve nakarata, yâni şarkıyı şarkı yapan yere gelindiğinde müzik az sonra sonsuz bir akıcılıkla ilerlemeden ağırlaşır ya, sonra da susar hani, sen işte o ânın ürpertisisin sevgilim.”