CIC, 'kült' ü yakın bir tarihte karizmatik bir liderin önderliğinde ortaya çıkan militan ideolojik örgütlenmeler olarak tanımlar. Bir örgütlenmenin Kült sayılması için 5 Kriter öngörüyoruz. Birincisi, örgütün üyelerini psikolojik baskı uygulayarak devşiriyor ve kendisine bağlı tutuyor olması. İkincisi, cemaatin seçkinci totaliter bir yapısı olması. Üçüncüsü, liderinin kerameti kendinden menkul, dogmatik, mesihi, sorgulanamaz ve karizmatik olması. Dördüncüsü, amaçların araçları caiz kıldığı inancıyla para toplamada ya da üye devşirmede her yolun mübah sayılması. Beşincisi, üyelerin örgüt fonlarından yararlanamıyor olmaları.
Bizler sizlerden daha ahmak değildik. Cihan İmparatorluğumun son zamanlarında, İngiliz işbirlikçiliği, Amerikan mandacılığı peşinde koşanlar çoğaldığında, nedenini araştırdık. Ve gördük ki, bu işte misyoner okullarının rolü büyüktür. Önceleri azınlıkları eğitmek bahanesiyle başlamışlar, sonra bizim zengin çocukları da özenip o okullara gidince, Harput'tan Merzifon'a kadar, alda gelmeyecek her yerde Amerikan kolejleri kurulmuştur. Bize karşı beşinci kol gibi çalışanlar bu okullardır. Zaferden sonra çoğunu kapattık, ama Robert Kolej, Saint Joseph gibi birkaçı kaldı, çünkü Lozan'da diretti adamlar, bunları kapatırsanız, İstiklâl Savaşı'na yeniden başlarsınız diye
Mutlakıyet, Meşrutiyet, Cumhuriyet. Üç devri de yaşadılar. Hepsi Sultan Hamid'in saltanatında, Hakan'ın bilerek isteyerek kurdurduğu mekteplerde okudular. Çoğu, yine
onun imkân ve isteğiyle yurtdışında yüksek lisans, doktora yaptılar. Sonra, döndüler, O'nunla mücadeleye giriştiler. Özgür, mutlu, varsıl bir vatan derken, o koskoca Cihan Hakanlığı kucaklarında can verdi. Hepsi hepsi, on yıla sığmış hadiseler. Daha sonra da Milli Mücadele'yi ve onun nimetini, Gezegenimizdeki son bağımsız Türk Devleti Cumhuriyeti'ni şekillendirdiler.