Kimsenin kimseyi tanıdığı, bildiği, anladığı yok. Öyleyim, sen de öylesin. Uzak bir kentte dilini yitirmiş, kimseyle görüşmeyen, hâlleşmeyen, sadece içiyle boğuşan biri olmayı tercih etmişsin.
"Herkesin bir anı vardır, bir dönüş, bir düşüş, bir yükseliş, bir ölüş, bir çözülüş anı...İnsan bir anda bilinmedik bir duyguyla bütün duygularını, duyarlılığını, dikkatini yitirir ve kapılır ya,..."