Sembol Dilinin Çözümlenmesi Bütün Eserleri 6

Rüyalar, Masallar, Mitler

Erich Fromm

Rüyalar, Masallar, Mitler Quotes

You can find Rüyalar, Masallar, Mitler quotes, Rüyalar, Masallar, Mitler book quotes, the most impressive sentences and paragraphs on 1000Kitap.
Beynin oyunu
Friedrich Nietzsche'nin dediği gibi (1960, cilt 2, s.625): "Hafızam, bunu ben yaptım diyor. Onurum, bunu ben yapmış olamam di­yor ve diretiyor. Ve sonunda hafızam yenik düşüyor."
Rüya, gerçek bir yaşayıştır.
Eğer rüya görüyor­sak, bu rüya yüzde yüz "gerçektir" ve uyanık hali­mizin gerçekleri gibi tam olarak geçerlidir. Rüyada "sanki imiş" gibi durumlar yoktur. Rüya, gerçek bir yaşayıştır. Bir adım daha ileriye giderek şunu da so­rabiliriz: "Gerçek nedir?" Rüyada gördüklerimizin değil de, uyanık iken gördüklerimizin gerçek oldu­ğunu nasıl iddia edebiliriz? Bu sorunu bir Çin şairi şöyle açıklamıştır: "Geçen gece rüyamda kelebek ol­duğumu gördüm. Ama şimdi, bir kelebek olduğunu düşünen bir insan mı ya da insan olduğunu düşünen bir kelebek mi olduğumu kestiremiyorum."
Reklam
insanlık tarihinin en eski eserlerinden olan mitoslarla, günlük yaşantımızın ürünleri olan rüyalar birbirleri ile şaşırtıcı bir benzerlik gösterirler.
İyilik, sevgi ve diğer yapıcı dürtüler, pri­mer değildir
Freud'un çocuklar hakkındaki görüşlerinin böyle olmasına yol açan bir diğer etken de, toplumun in­sanların ahlak dışı ve a-sosyal arzularını bastırdığına inanmasıydı. Çünkü toplumun, yalnızca kendisi için değerli olan karakterleri yarattığını düşünüyordu. Kötünün iyiye dönüştürülmesi, Freud'un "tepki olu­şumu" (Reaktionsbildung) ve "yüceltme" (Sublimierung) dediği mekanizmalarla gerçekleştiriyordu.
Rüyalarımızda, toplumun kuralları aşılmış olur
Uyuduğu­muz zaman, içinde bulunduğumuz kültürel ortam ile olan bütün ilişkilerimizi keseriz. Bundan dolayı, hem en kötü yönlerimiz ve hem de en iyi yönlerimiz ken­dilerini kolayca gerçekleştirme imkânına kavuşurlar. Böyle olunca da rüyalarımızda, toplumun kuralları aşılmış olur. Artık rahatlıkla bir ahlaksızlık işleyebi­lir ya da bütün namus kurallarını ezip geçebiliriz. Ama yine aynı nedenden dolayı da, bilgeliğimiz ve zekamız hiç bir engel veya kısıtlama görmeden ken­dini gösterebilir.
Kral Çıplak Masalı
Masal, otoriteleri gerçekte oldu­ğundan daha büyük görmemizi eleştirmektedir. Fa­kat henüz otoriteden korkmayı ve ona saygı göstermeyi öğrenmemiş olan bir çocuk, işin tüm sihrini “bozar” ve kralın aslında çıplak olduğunu söyler. Yani "görünmez kıyafet" diye bir şey yoktur. Diğer insanlar gözleriyle göremediklerini hayallerinde görmüşlerdir. Çünkü daha önceden, elbiseleri göre­meyenlerin iyi ve sadık vatandaş sayılamayacakları emri yayınlanmıştır. Bu masalda anlatılan, teşhircilik değil, otoritelerin akıldışı isteklerinin ortaya serilmesidir.
Sayfa 107Kitabı okudu
Reklam
Rüyalarımızda, uyanık olduğumuzdan daha zekiyiz
Rüyalarımızda toplumun kurallarına daha az uyduğumuz, daha az bilinçli ve daha az itaatkâr davran­dığımız doğrudur. Ama, yine rüyalarımızda, uyanık olduğumuz zamandan daha zeki, daha akıllı ve daha doğru karar alabilen bir yapıda olduğumuz da bir gerçektir.
Herkes tarafından öğrenilmesi gereken tek yabancı dil: Sembol dili
Sembol dilinin, herkes tarafın­dan öğrenilmesi gereken tek yabancı dil olduğu inancındayım. Eğer bu dili anlayabilirsek, mitosları da anlayabiliriz. Bence mitoslar, bilgeliğin en önemli kaynaklarından biridir. Ayrıca benliğimizin derinli­ğine inmemizi ve gizli yönlerimizi anlamamıza yar­dımcı olduğu da bir gerçektir.
İçimizdeki sansürcü, geceleri tam olarak uyumaz
Örneğin rüyalarımızda neredeyse hiç ci­nayet işlemeyiz veya aile içi cinsel ilişki yapmayız ya da başka bir suça yönelmeyiz. Herhangi bir rüya­mızda, böyle bir arzunun tatmin edildiğini gördüğü­müzde ise, bu bizi mutlu kılmaz, tam aksine rahatsız eder. Freud, bu konuyu şöyle açıklar. Ona göre, içi­mizdeki sansürcü, geceleri tam olarak uyumaz. Sansürcümüz, yasak olan düşüncelerin, net ve anla­şılır bir biçimde görünmelerini engeller (uyanıkken olduğu kadar büyük ölçüde olmasa da).
Sembol dili Lehçesi ve sembollerin çok anlamlılığı karıştırılmamalı
Coğrafi ve medeni farklılıklardan doğan bir "sembol dili lehçesinden" söz etmemiz mümkün­dür. Sembol dili lehçesi nedeniyle aynı sembolleri değişik bölgelerde farklı anlamlarda kullanılmaktadır. Bu noktada dikkatimizi, bir başka önemli konuya daha çevirmemiz gerekmektedir. Bu da, sembol dili lehçeleri ile karıştırılmaması gereken "sembollerin çok anlamlılığı" konusudur. Aynı olayın değişik in­sanlarda değişik duygulara yol açması gibi, aynı sembolün de yerine göre değişik anlamlara gelmesi kaçınılmazdır.
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.