Saf ve Düşünceli Romancı

Orhan Pamuk

Featured Saf ve Düşünceli Romancı Posts

You can find Featured Saf ve Düşünceli Romancı books, featured Saf ve Düşünceli Romancı quotes and quotes, featured Saf ve Düşünceli Romancı authors, featured Saf ve Düşünceli Romancı reviews and reviews on 1000Kitap.
Roman okumanın asıl zevki, dünyayı dışarıdan değil; içeriden, o dünyada yaşayan kahramanların gözünden görebilmekle başlar. Roman okurken başka hiçbir edebi biçimin sağlayamadığı bir hızla, genel manzarayla geçici anlar arasında, genel düşüncelerle özel durumlar arasında gider geliriz.
Bakış açım, bugünkü roman anlayışıma çok yakın. Yirmi iki yaşımdayken bir gün birdenbire aileme, yakınlarıma ve tanıdıklara “Ressam olmayacağım, romancı olacağım!” deyip ciddiyetle ilk romanın Cevdet Bey ve Oğulları‘nı yazmaya başladığımda, herkes, belki de beni bekleyen korkunç gelecekten (okuru sınırlı bir ülkede insanın romancılığa bütün hayatını vermesi!) korumak için uyarmıştı beni: “İnsan yirmi iki yaşında hayatı tanımaz Orhan, yaşın ilerlesin, hayatı, insanları, dünyayı tanı, o zaman yazarsın romanını!” (Tek bir roman yazmak istediğimi zannediyorlardı.) Bu sözlere hiddetle içerler, herkese şunu söylemek isterdim: Romanlar hayatı, insanları tanıdığımız için değil, başka romanları, roman kuramını tanıdığımız ve bu kitaplarla bu kitaplar gibi konuşmak istediğimiz için yazılır.
Reklam
“Tolstoy, St. Petersburg treninde Anna’nın duygularının ne olduğunu anlatmaz. Onun yerine bu duyguları hissetmemizi sağlayan resimler çizer bize: Sol pencereden görünen kar, kompartımandaki hareket, havanın soğukluğu, vs. Anna’nın romanı “kırmızı” çantasından nasıl çıkardığını, küçük elleriyle kucağına nasıl bir yastık yerleştirdiğini anlatır Tolstoy. Hemen sonra kompartımandaki kişileri tasvir eder… O zaman biz okurlar Anna’nın kitabı okuyamadığını, sayfadan başını kaldırdığını ve kompartımandaki kişilerle ilgilendiğini anlar; Tolstoy’un kelimelerini kafamızda Anna’nın gördüğü resimlere çevirerek, onun duygularını hissederiz.”
İletişim Yayınları, epubKitabı okudu
Hayatin anlamı;
Özüne ilişkin en derin,en kıymetli bilgiye ,felsefenin zorluklarına dinin toplumsal baskılarına katlanmadan ,kendi deneyimimizden yola çıkarak kendi aklımızla varabilecegimizin hayali ,çok eşitlikçi ,cok demokrat bir umuttur.
Hayatı değil, kahramanları anlamak için okuruz Dostoyevskiyi.
Bazı yazarlar “kelimesel”bazı yazarlar “görsel”dir. Bununla bazı yazarların daha çok okurun “görsel hayal gücü”ne , bazı yazarların ise daha çok “kelimesel hayal gücü”ne seslendiğini kastediyorum .
Reklam
uzun bir yolculuktan geri dönmüş ve bir yenisine coşkuyla hazırlanan biri gibi istekli ve hazırdım.
Roman okumak asıl merkezin, asıl konunun ne olduğunu araştırma işidir.
Umuttan, iyimserlikten boşuna söz etmiyorum:Roman okumak, dünyanın bir merkezi olduğuna umutla, iyimserlikle inanma çabasıdır.
"Romancılar önce çok özel bir ruha sahip bir edebi kişilik icat edip, sonra bu kişinin istediği A, B ve C konularına ya da deneyimlerine sürüklenmezler. Önce A, B ve C konularını anlatmak ister romancılar. Sonra da bu konuları anlatmaya en uygun kahramanları hayal ederler. Ben hep öyle yaptım. Herkesin de bilerek bilmeyerek böyle yaptığını hissettim."
Sayfa 52 - İletişim Yayınları (epub)
Geri199
1,000 öğeden 991 ile 1,000 arasındakiler gösteriliyor.