"Fıkıh ilminde ihtisas yapmak farz-ı kifayedir. Kişinin fıkıh ilmini öğrenip başkalarına öğretebilmesi, dinî hükümleri ikame edebilmesi için bu ilimde ihtisas sahibi olması gerekir."
"Her Müslümanın gündelik hayatında yerine getirmekle yükümlü olduğu dinî görevleri edâ edebilmek için kendisine lâzım olan dinî bilgileri öğrenmesi ve öğrendikleriyle amel etmesi farz-ı ayındır."
İmam Şafii iki yaşındayken babası Filistin'in Gazze şehrinde vefat etmiş ve bu yüzden küçük yaşta yetim kalmış ve annesi tarafından Mekke'ye götürülmüştü Mekke'de fakr-u zaruret içinde büyüdü.Küçüklüğünde henüz yedi yaşında iken Kur'an-ı Kerim'i hıfzetti.İslamiyet'in kısa sürede geniş bir coğrafyaya yayılması sebebiyle Arap diline dışarıdan gelme bazı ilaveler oldu. Bu yüzden safiyetini yitirdi.İslamî ilimlerin tahsili için Arapça'nın önemini idrak eden İmam Şafii dış etkilerden korunmuş olan Araplardan Arapça'yı öğrenmek amacıyla çölde yaşayan Hüzeyl kabilesine gitti.Fasih Arapça konuşan Hüzeyl kabilesi arasında şiir ve edebiyat öğrendi. Arapçada öyle bir seviyeye yükseldi ki,edebiyat tarihçisi olan el - Asmaî,Hüzeyl kabilesinin şiirlerinin Kureyşli Muhammed b . Idris,yani İmam Şafii sayesinde sağlıklı bir şekilde kendilerine ulaştığını ifade etmiştir.