Yaptığım bazı hataları düşündüğümde, yargılarımızdaki hataların ve hata yapma eğilimlerimizin tabiri caizse insan beynine yerleşmiş olduğunu öğrenmek beni rahatlatıyordu. Belki de yıllar içinde yaptığım bazı hatalar için affedilebileceğimi düşünüyordum.
Kötü haber verirken mümkün olduğunca az konuşmanın en iyisi olduğunu yıllar içinde öğrendim. Bu konuşmalar doğası gereği yavaş ve acı vericidir, bu üzücü sessizliği bozmak için durmadan konuşma isteğimi bastırmak zorunda kalırım.
Hastalar mantıklı düşünebilseydi, doktorlarına rızaları istenen türde ameliyatlardan kaç tane yaptıklarını sorarlardı, fakat tecrübeme dayanarak bunun çok nadir olduğunu söyleyebilirim.