Eser Durmuş ve eşi Nimet 'in Niğde'den İstanbul'a göç etmeleri ile başlıyor. Harp zamanıydı. Bu yüzden küçük bir kasabada kalmak yerine büyük bir şehirde kaybolmayı daha uygun bulmuşlardı.
Durmuş'un askerlik arkadaşı olan Bekir'e İstanbul'a geleceğine dair bir mektup atmıştı. Bekir ne gel demişti ne de gelme. Ama Durmuş ve ailesi soluğu Bekir'in evinde aldılar.
İkinci Dünya Savaşı'nın etkileri ve Varlık Vergisi zemininde, halkın var olma mücadelesini aktarıyor yazar. Belki hatırlayanlarınız vardır, sinemaya da uyarlanmıştı. Toplumun değiştirdiği güzergahı, kültür ve ahlak unsurlarının etkilerini farklı insanlar üzerinden işaret edildiği eserde, hırslar, hayaller, dağılan aileler çok da yabancı olmadığımız hikayeler içinden verilmiş.
Yazar çerçevelediği konuları birçok karakter ile vermiş. Her biriyle ilgili bir fikriniz oluşuyor. Kitabın içinde ana konu dahilinde verdiği bazı detaylar yoruma çok açık ve üzerinde epey konuşuruz diye düşünüyorum. Servetin el değiştirdiği dönemlerde, duyguların da nasıl yön değiştirdiğini görüyorsunuz.
Kitap ŞuuruİnsanlıkŞuurudur!
