Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Saltanata Giden Yolda Mu’aviye B. Ebi Sufyan

İrfan Aycan

Saltanata Giden Yolda Mu’aviye B. Ebi Sufyan Sözleri ve Alıntıları

Saltanata Giden Yolda Mu’aviye B. Ebi Sufyan sözleri ve alıntılarını, Saltanata Giden Yolda Mu’aviye B. Ebi Sufyan kitap alıntılarını, Saltanata Giden Yolda Mu’aviye B. Ebi Sufyan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mu'aviye döneminde Suriye bölgesinde meydana gelen en önemli hadise, hımıs valisi Abdurrahman b.halid b.velid'in zehirlenmesidir.
Sayfa 158Kitabı okudu
Şairlerin toplumu etkilemede güçleri inkâr edilemez. Bu yüzden Muâviye'nin etrafında da çok sayıda sair mevcuttur.
Reklam
İslam duşüncesinde farklı bir yankının sahibi olan Ibn Teymiyye dahi, İslam dünyasındaki ihtilafın temelinde Hz. Osman'ın katlinin yattıgını söylemektedir.
Muâviye, Amr ibnu'l-As'ın teklif ve telkiniyle askerlere emir vererek Kur'an sayfalarını mızraklarının ucuna taktırmış, güya onları Allah'ın kitabının hakemliğine davet etmiştir.
Sayfa 115Kitabı okudu
Hasan el-basri'nin aynı zamanda idareye bakış açısını yansıtan ve genelde müslümanların Mu'àviye ve idarecileri hakkındaki kanaatlerini içeren tavrı önemlidir.buna göre o, Mu'àviye hakkında, "Mu'àviye için dört günah vardır ki onlardan sadece biri olsa dahi,onun büyük günah işlediğini gösterir." Demiş ve bu hususları söyle sıralamıştır: 1.fazilet sahipleri ve sahabenin hayatta kalanları varken,onlarla meşveret etmeden,sefihleri iş başına getirip ümmetin arasını bozması, 2.şarap içtiği,ipekli giyip tambur çaldığı ortaya çıktıktan sonra yezid'i kendine halef tayin etmesi, 3. Peygamber'in hadisine rağmen ziyad'ı nesebine katması, 4.hucr b.adiyy'i katletmesi."
Sayfa 194Kitabı okudu
Ümeyyeoğullarının,halifenin artık sonunun geldiğine inanmaları ve bu durumda ellerinde bulunan idareyi bırakmamak için yeni ve daha kuvvetli bir dayanak aramalarıdır.onlara göre Hz .Osman'ın kanını dava etmek daha çıkar bir yoldur.aksi takdirde idarenin ümeyyeoğullarının ellerinden tamamen çıkacağının bilincidedirler.buna en açık örnek Mervan b.el- hakem'in,halifeyi evinde muhasara edenlere,"siz bizim elimzideki idareyi ele geçirmek için geldiniz.seklindeki sözüdür.
Reklam
Hz.osman,Medine hazine görevlisine gelerek hakem b.ebil-as'a beytülmalden bir miktar para verilmesini emretmiş,beytülmal memuru da,"ben sizin veya ailenizin hazine memuru değilim,ben müslümanların hazine memuruyum."diyerek hazine kapısının anahtarlarını Hz.osman'ın önüne atmıştır.hz.osman ona,"sen bizim hazine memurumuzsun, verdiğimizi alırsın, sustuğumuzda da susarsın."cevabını vermiştir.bunun üzerine hazine memuru görevini bırakmış ve yerine zeyd.b.sabit tayin edilmiştir.
Mu'aviye, bilgi edinmeyi, edip, şair ve bilge kimselerle sohbet etmeyi, onların hikmetli sözlerinden ve tecrübelerinden istifade etmeyi seven, her zaman öğrenmeye açık bir insan olmuştur. O,her meslekten insanları toplar, onlara ziyafetler verir ve kendilerine ihtisas sahalarında sorular yöneltirdi. Şurden anlar,şiire önem verir ve şiiri teşvik ederdi. Şiir için, “Şiire önem verin, edebin çoğu ondadır, seleflerimizin izleri ondadır, sizi doğru yola iletici hususlar ondadır. Eğer İbnu'l-Etnábe el-Ensârî'nin şiiri olmasaydı (Siffin'de) Yevmu'l-Herir'de kaçmaya azmetmiştim."
Yalnız burada ortaya çıkan husus,her iki halde de Abdurrahman'ın Suriye'de şahsına teveccüh gösterilen bir kimse olması ve Mu'àviye'nin bundan rahatsızlık duymasıdır.neticede Mu'àviye Abdurrahman'dan kurtulmanın yolunu,onu zehirletmekte bulmuştur.bu yol, Mu'àviye'nin daha önce de başvurduğu ve bu işe gayr-i müslimleri aracı yaptığı bir yoldur.bu olayda da ibn asal ismindeki, muhtemelen Hristiyan olan bir tabibi,kendisinin haracdan muaf tutulması ve hımıs şehrinin haraç görevliliğine tayin edilmesi karşılığında Abdurrahman'ı zehirlemekle görevlendirmiştir.
Sayfa 159Kitabı okudu
Mu'aviye ve Hz. Ali'nin Müslümanlar arasındaki konumları eskisine nazaran farklılaşmış, siyasi hava Muâviye lehine gelişmeye başlamıştır. Artık Hz. Ali'nin karşısında, siyasi muhalifi Mu'àviye ile siyasi çıkmazlardan kalkarak dini bir sapmanın ilk örneğini teşkil eden Hariciler vardır.
Sayfa 127Kitabı okudu
Reklam
Halife Hz.osman'ın tenkit edildiği bir diğer husus da Hz.peygamber'in (sas.) Sırrını ifşa ettiği taif'e sürgüne gönderdiği mervan'ın babası hakem b.ebi'l-as'ı,geçmiş iki halifenin geri dönmesini kabul etmedikleri halde,Medine'ye geri getirmesi ve ona hazineden büyük bir meblağ para vermesidir.
Muaviye bin Ebu Sufyan
Mu'aviye'nin en önemli prensiplerinden birisi de parasının iş gördüğü yerde konuşmaya, konuşmanın iş gördüğü yerde kırbaca, kırbacın iş gördüğü yerde kılıca gerek duymayışıdır. Bütün bunların kifayet etmediği yerde ise güce başvurmuştur.
Sayfa 53 - OttoKitabı okudu
Mu'aviye'nin hz.Ömer tarafından tayin edildiğini belirten halifeye Hz .Ali ; "Mu'àviye,Ömer'den kölesinin Ömer'den korkmasından daha çok korkardı.şimdi ise Mu'àviye,Osman'ın emri diye yolsuz işler yapıyor,sen de onu ne değiştiriyorsun ne de düzeltiyorsun.ömer,kim olursa olsun vali yaptığı adamın kulağını büker,ondan bir şikayet gelse hemen çağırtarak en ağır şekilde cezalandırırdı.sen bunu yapmıyorsun akraban hakkında zayıf ve yumuşak davranıyorsun"demiştir.
Mu'aviye, nadir yetişen bir diplomat, çevresini iyi tanıyan ve ileri görüşlu bir idareci ve masa başı mücadelelerden hep zaferle aynılan bir politikacıdır. Kendisi Hz. Ali karşısındaki avan- tajlarını şu şekilde anlatmaktadır. “Ben ona göre dört hususta daha avantajlıydım. Ben sırrımı saklıyordum, o açığa vuruyordu; benim düzgün ve itaatkâr bir ordum vardı, onun bozuk ve isyankar bir ordusu vardı; ben, onu Cemel ashabıyla baş başa bıraktım ve (kendi kendime) dedim ki eğer Cemel ashabı ona galip gelirse onlar bana Ali'den daha ehvendir. Eğer Ali onlara galip gelirse ben de onları dininde şüpheye düşürürüm.ben Kureyş'e Ali'den daha sevimli geliyordum.ondan kaçıp da bana gelenlere ne mutlu.
insanlarla ilişkilerine son derece önem veren ve onu sağlam temeller üzerine oturtmaya çaba gösteren Mu'àviye, bu konudaki prensibini şu şekilde açıklamaktadır. "Insanlarla kendi aramda ebediyen koparmadığım bir dostluk bağı vardır. Onlar ipi koparmaya çalıştıklarında ben onu gevşetirim, onlar ipi gevsetirlerse ben ona asılırım." Mu'àviye'nin kırk yıllık siyasi ve idari hayatını üzerine bina ettiği en önemli prensiplerinden birisi de parasının iş gördüğ yerde konuşmaya, konuşmanın iş gördüğü yerde kırbaca, kırbacın iş gördüğü yerde kılıca gerek duymayışıdır.
124 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.