Sanal Dünyadan Sosyal Hayata Bir Demet Nasihat
İbrahim GadbanQuotes
Yeni Nesil Müslüman Tipler
(
İbrahim Gadban'dan bir kıssa)
Dün, yorucu bir koşuşturmacanın ardından dinlenmek ve birkaç bardak çay içerek rahatlamak için bir çay ocağına oturdum. Orada, benim kendilerini tanımadığım, onların da beni tanımadığı birkaç muvahhid genç de oturuyordu. Konuşmalarından Tevhid‘i bildikleri rahatlıkla anlaşılıyordu. Allah selamet versin, çok da
Sayfa 120 - Neda Yayınları
Kur‘an‘ın en özlü ayeti hangisidir?
İbn Mesud: “Kim zerre kadar iyilik yapmışsa onu görür. Kim de zerre kadar kötülük yapmışsa onu görür.” (99/Zilzâl, 7-8) ayetini okur.
Şimdi, farz edin ki Efendimiz (sallallahu aleyhi ve sellem) şu an içimizde dolaşıyor ve 21. yüzyılın Müslümanları olan bizlerle beraber yaşıyor...
Derken bir ara sizin yanınıza geliyor ve kulağınıza eğilerek:
"Ey falan! Şu ameli yap" diyor.
Acaba bu durumda bizden birisinin onun emrini yapmaması mümkün olur mu?
Veya buna kim cesaret edebilir?
Şimdi asıl soru geliyor:
•Acaba Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in sana bizzat emir buyurmasıyla, bir elçi göndererek emrini iletmesi arasında ne fark vardır?
•Ya da Peygamberimiz'in sana bizzat kendisinin söz söylemesiyle, bir yazı göndermesi arasında ne gibi bir fark
vardır?
İkisi de sonuç itibariyle aynı değil mi?
İşte kardeşlerim, hadisleri okurken "Bu sözü Efendim bana söyledi" bakış açısıyla okursak, o zaman hadisler bizim için bir anlam kazanır ve bizi sahabe gibi olma yolunda belirli bir kıvama getirir. Ne mutlu Rasûlullah'ı gözleriyle görüyormuş gibi okuyabilenlere!
Sayfa 106 - E-KitapKitabı okudu
Rengarenk Çarşaflar, Mor Peçeli Muvahhid Kızlar!
İffetli bir hanım, hem giyimi hem hareketleri hem de dış dünyaya verdiği mesajla eşinden başka tüm insanlara kapalı olduğunu net bir biçimde ortaya koyabilen kadındır.
Sence Şu günler, Efendimiz‘in işaret ettiği “sabır günlerinden” değil mi?
Şirk neredeyse her amele bulaşmış.Hemen her müessesede bulmak çok kolay! İçine düşmemek, bulaşmamak neredeyse mümkün olmayacak bir hale gelmiş.
Faizsiz neredeyse ticaret dönmüyor.
Sokaklarımız ―gül gibi açılmış‖ kızlardan geçilmiyor.
Gençlerimiz için zina kolaylaşmış, evlenmek ise imkânsız vaziyette!
Fısk-ı fücur ayyuka çıkmış. İçki su gibi içilir hale gelmiş.
Kumar artık günün her anında hem de devlet eli ile oynatılıyor.
İşte tüm bunlar ve daha sayamadıklarımız karşısında sabrı gerektiren Şeylerden değil mi?
İşte bütün bu zorluklara rağmen bir kul “Ben yine de Rabbimi razı etmeliyim” derse, işte ona Efendimiz‘in bildirdiğine göre sahabenin Şehidlerinden elli tanesinin ecri verilecektir.
Sayfa 61 - Neda Yayınları
Bir şeyin kıymetini ancak onun değerini bilen anlar ve onun değeri bilenin yanında kıymetlidir.
Her insanın hayatında varlığını ve değerini bilen, hisseden, fark eden kuyumcular mutlaka vardır.
Mesele kuyumcuyu bulmaktadır...
RASULULLAH‟I SEVDİĞİN ZOR ANLARDA BELLİ OLUR
--Ahmed b. Hanbel‟in Müthiş Bir Kıssası—
İmam Ahmed‘in arkadaşlarından İbrahim el-Hânî anlatır:
İmam Ahmed (rahimehullah), (işkence edilmek için askerler tarafından arandığı mihne‖ yıllarında) benim evimde üç gün kaldı.
Sonra bana: —Gideceğim başka bir yer bak, diye talepte bulundu.
Ben: —Ey İmam! Senin hakkında endişe ediyorum, dedim. Bunu duyunca
o: —Ey İbrahim! Rasûlullah (sallallahu aleyhi ve sellem) Sevr Mağarası‘nda üç gün gizlenmişti. Rahatlık anlarında Rasûlullah‘ın Sünneti‘ne uyup, darlık anlarında O‘nun Sünneti‘ni terk etmek uygun değildir, dedi.
(Ve sırf Sünnet‘e ittiba için tüm tehlikeleri göze alarak üç gün sonra İbrahim el-Hânî‘nin evinden ayrıldı.) İmam Ahmed (rahimehullah), Sünnet‘e böylesine ittiba ettiği içindir ki, Allah vefatından sonra bile ona ikramlarda bulunmaya devam etmiştir.
İbnu‘l-Cevzî (rahimehullah) anlatır:
―554 yılında Bağdat‘ı sel almıştı. Bütün kitaplarım suya ğark oldu. Bunlar içerisinden sadece, bizzat İmam Ahmed‘in kendi el yazması olan iki sayfanın bulunduğu bir cilt sağlam kaldı.
‖34 34 Hibbî Yâ Riyha'l-İman
Âlimlerimiz, bunu İmam Ahmed‘in faziletinden ötürü Allah‘ın ona bir ikramı olduğu Şeklinde değerlendirmişlerdir.
Eğer biz de bol ve dar, kolay ve zor her ânımızda Sünnet‘e ittiba etmeye gayret etsek, Allah bizim de Şanımızı yüceltir, belki bizden sonraki nesillere bizim de ismimizi baki kılar.
Allah İmam‘a ve onun gibi olmaya çalışan Salih kullara rahmet etsin.
Sayfa 59 - Neda Yayınları