O— o kendisi — boyun eğdiği bedeni ölüyordu. Mezara, bedeniyle. Bir tahta sandığa koyup çivileyin, cesedi. Kiralanmış adamların omuzunda taşıyın evden dışarı. İnsanların gözü önünden fırlatın onu toprakta bir uzun deliğin içine, mezara, çürüsün diye, sürünen kurtlar yığınını beslesin, seğirten şişgöbekli sıçanlar onu yesin bitirsin diye.