1960-70'li Yıllarda Devrimci Mücadelenin Feminist Sorgusu

Sanki Eşittik

Gülfer Akkaya
8/10
1 Kişi
1
Okunma
Beğeni
275
Görüntülenme
Cinsiyetçi aklın en büyük marifeti, cinsiyetçiliğini gizleyebilmesindedir. Bir de koşulların gücüne sığınabilmesinde. Kadınlar yoktu “masum” cümlesine uzun yıllar biz kadınlar bu nedenle ikna olmuş, kanmıştık. Oysa bu ideolojik yalan, erkeklerle kadınlar arasında verilen kurtuluş mücadelesinde egemen tarafı temsil eden erkeklerin, egemenlikleri altında ezip sömürdükleri kadınları mücadele alanında, onları daha alana inmeden ideolojik olarak teslim almaktan başka bir şey değildi. Tarihsel açıdan var olamamak, ancak yaşamamış olmakla mümkün. Aynı kaderi yaşayan toplumsal bir grubun mutlaka geriye bıraktıkları olacaktır. Kadınlar da yaşadılar. Üstelik toplumsal bir grup olarak yaşadılar. Mademki kadınlar var ve yaşadılar, bir de tarihleri olmalıydı. Oysa görünürde yoktu. Evet, ama görüneni kim, nasıl görüp, gösteriyordu? Neyin görüneceğine ya da görünmeyeceğine kimler karar veriyordu? Kadınların tarihini kimin, hangi iktidarı, ne için gizliyordu? İnsan aklı bir kere yola koyuldu mu, onu durdurmak mümkün olmuyor. Bu kitap, bu ve benzeri sorgulamalardan yola çıkarak Türkiye’nin sosyalist mücadele açısından en hareketli olduğu 1960 ve 1970’li yıllara sosyalist örgütlerde mücadele eden kadınların gözüyle bakmakla kalmıyor, kadınların kendi sosyalist geleneklerine ilişkin yaptıkları cinsiyetçi sorgulamalarla feminist ve sosyalist mücadeleye dair önemli deneyimler de aktarmış oluyor. İçindekiler: Sunuş Teşekkür Sevim Belli – Kesik saçlı devrimci kadın Latife Fegan – Kadın sosyal sınıfımız kurtuluşu için ne yapmalı? Nurten Tuç – Okuyacağım, Madam Curie gibi bilim yapacağım İlkay Alptekin Demir – 70’li yılların devrimci mücadelesine ruh veren kadınlar Necmiye Alpay – Feminist kitapları okuyorduk, sözünü dinlemiyorduk Ümide Aysu – Kadınlar için feminizmden başka kurtuluş yolu yok Serap Mutlu Doğan – İlla kazanacağız Mukaddes Erdoğdu Çelik – Koğuşun en küçük kadını Nilgün Yurdalan – Başka bir tarih yazıyoruz Gülseren Pusatlıoğlu – Eş yoldaştan, özgür kadına
Yazar:
Gülfer Akkaya
Gülfer Akkaya
Tahmini Okuma Süresi: 9 sa. 47 dk.Sayfa Sayısı: 345Basım Tarihi: Aralık 2011Yayınevi: Kumbara Sanat Yayınları
Ülke: TürkiyeDil: TürkçeFormat: Karton kapak

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
345 syf.
8/10 puan verdi
·
10 günde okudu
1960-70’li yıllarda devrimci mücadelenin sorgusu... Sorular, cevaplar... Kadınlar “varoldukları” ancak “görünmez” kılındıkları tarihlerini anlatıyorlar. Kadınlar "varoldukları" ancak "görünmez" kılındıkları tarihlerini anlatıyorlar. Oysa diyor ki Gülfer Akkaya "tarihsel açıdan varolmamak ancak yaşamamış olmakla mümkün", kadınlar da yaşadılar, bugünden baktıklarında geçmiş zaman için "sanki eşittik" diyerek... 1960-70'lerdeki hareket Türkiye'ye damgasını vurdu. Partiler, dernekler kuruldu, kitlesel direnişler yaşandı. Kadınlar, o dönemde toplumsal ve siyasi alanda görünür oldular, mücadele ettiler, hapse girip çıktılar. Peki kendi kadınlık deneyimlerini nasıl yaşadılar? Görüneni kim, nasıl görüp gösteriyordu? "Sanki Eşittik" kitap-belgeseli bu sorulara yanıt veriyor...
Sanki Eşittik
Sanki EşittikGülfer Akkaya · Kumbara Sanat Yayınları · 20111 okunma
Reklam
100 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.