Kitabı takas uygulaması sayesinde edindim. Uzun zamandır merak ettiğim bir kitaptı, şanslıydım :).
Yorumuma geçecek olursam kitap kalınlığı ile dikkatinizi çekiyor. Bir Osmanlı sultanının kısacık hayatına tanık olacaksınız. Kısacık dememin nedeni 30 yaşında ölmüş olması. Yazar, 2 yaşında kaybettiği ve yeterince tanıyamadığı annesinin hayatını anlatmış. Genel olarak güzel bir kitap beni etkileyen yerleri oldu. 1. ve 2. Dünya Savaşı'nın etkilerini sultanın hayatında görüyoruz. Tabi ki bakış açısı bir sultana ait olduğu için Milli Mücadele ve Atatürk'e olan bakış açısının bizimkinden farklı olduğu yerler var. Kitabın sultanın evlenip de Hindistan'a gittiği bölümlerini pek sevmedim. Ama sevmememin nedeni yazarın kötü yazması değil aksine çok iyi anlatmasıydı. Ben sultanla o bölümleri okurken çok fazla empati yaptığım için ruhum sıkıldı. Yazarın bu kısımlardaki başarısını taktir ediyorum.
Okurken uzatıldığını düşündüğüm bazı yerler de olduğunu söylemek istiyorum. Genel olarak güzel bir kitaptı.
Selma düşünceli düşünceli yürüyordu. İşgal edilmiş bir başka kent ve yas tutan insanlar geliyordu gözlerinin önüne; o erkekler ve kadınlar, yurdun dört bir yanında, işgalcinin gözetiminden kaçarak ateşkesi reddeden ve halkı savaşmaya çağıran genç bir generale katılmaya gidiyorlardı. Fransa, kendi Mustafa Kemal'ini bulabilecek miydi?
Sultan'ın kendisini onaylayacağını, hiç olmazsa anlayacağını ummuştu. Fakir olunca geriye kalan tek şey onur değil miydi? Bu kızgın bakışları, bu kırıcı sözleri hiç beklemiyordu doğrusu.
Selma,daha fazla dayanamayarak,yanında oturan kadına eğilip sordu.
"Affedersiniz ama kim bu Altın Gül?"
Genç kadın hayret içinde kalmıştı:"Sultan hanım,nasıl olur da bilmezsiniz!Kim olacak,Mustafa Kemal Paşa tabii!"