Yorumları da kısmen okudum bir ben miyim perişan n dediğim bir kitap oldu... Galiba bilgi yayınevi ve Orhan azizoğlu çevirisi diye midir. Gerçekten ne karakter tanıtımları ne geçişler nede anlam bilgisi asla sizi konuya çekemiyor. Evet çok az sayfa bir oturuşta bitecek kitap bana işkence gibi geldi...
Yakın zamanda bir daha böyle tarihi eser baskılarını okumayacağım.. 1988 baskılı babamın kitaplığından diye oku m okurken aklımda kalanlar mac ve avenesi, kurbağa toplama hikayesi Doc A yardım ve parti yapmaları. Sefalet palas diye nitelendirilen komşuluk ilişkileri lee nin bakkallığı... Yorumlarda iyiler kötüler denmiş ama çıkarcılık bence herkesde var kötü olan mac çıkarları için köpeği iyileştirmiyor mu amacı Doc a parti yapmak bile olsa, iyi olan Doc ne yapıyor ne deneyleri belirsiz... Sponiler vermemək adına eleştirel yazıyorum 10 üzerinden 2 bile vermem ama hep çeviriden kaynaklı. Adam bütünü okuyup anladığını çevirmem iş. Okumadan direkt cümle cümle çevirip hoppp yayınlatmışlar gerçekten keşke okumasaydım keşkee. Öyle bir sinirle yazıyorum ki şuan... Belki on yıl sonra güzel bir çeviri ile tekrar okurum... Şuan bu korona günlerinde sinirime sinir yaptı...
Sardalye SokağıJohn Steinbeck · Bilgi Yayınevi · 19953,089 okunma
Steinbeck’in en bana geçmeyen, en duyguları tam manasıyla hissettiremeyen, en baştan savma eserlerinden biri oldu Sardalye Sokağı. Böylesine duyguları satırlarıyla yaşatan birinin bu kadar sıkıcı bir şey yazmış olmasına hala inanamıyorum.
Tabii burada boş boş kitapta neler anlatıyor tarzında bir inceleme yapmadığımı artık anlamışsınızdır diye düşünüyorum. Onu her yerde bulabilirsin ama diğer eserleri ile kıyaslandığında bi kitabın ciddi manada sıkıcı olduğu bilgisini öyle her yerden alamazsınız.
Evet, fakir bir mahalle anlatılıyor. Evet, kültürsüzlüğün ve alt sınıfın toplumdaki yerini ve bunun daha kültürlü ve üst sınıfa mensup olam kişilere zararını görüyoruz. Ama gerçekten bu böyle ölü gibi anlatılmamalıydı.
Sardalye SokağıJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 20173,089 okunma
Diğer kitaplarını okurken zevkle okumuştum ama bu kitabını okurken zorlandım. Bilmiyorum belki yüksek beklenti ile başladım.
Yazar Sardalye Sokağı’nı kişileri ve kurumlarıyla hayal ürünü olarak belirtse de o kadar gerçekçi olay örgüsü ve karakterleri var ki olayların iki sokak ötede geçtiğini hissedebilirsiniz.
**Sardalye Sokağı. Kitaptaki her bir karakterin buram buram iyimserlik kokuyor. Mahallenin itlerinden kerhanesine, çakal bakkalından sahte doktoruna kadar herkes o kadar güzel tasvir edilmiş ki kendinizi o insanların arasında yaşıyor gibi, sanki Doc'a sürpriz parti hazırlayanlardan birisi de sizmişsiniz gibi hissedeceksiniz. Bazen Mack ve tayfasıyla kurbağa avına çıkacaksınız, bazen Lee gibi "hayıl" diyeceksiniz, bazen o sokakta yaşayan başka insanların hayatına konuk olacaksınız 2-3 sayfa.
İyi ki bu dünyadan
John Steinbeck geçmiş.
Keyifli okumalar.
Sardalye SokağıJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 20173,089 okunma
John Steinbeck'in romanlarını sevmeme rağmen bu kitabı beni hayal kırıklığına uğrattı. Kitapta olay örgüsü yok. Hatta olay yok. Edebiyat yok. Sonunda bir şeyler olması ümidiyle kitabı bitirdim ama sonunda da hiçbir şey olmadı. Zaman kaybı olduğunu düşünüyorum.
Bir sokak düşünün. Çeşit çeşit insanlar var. Bilim insanından tutun, fahişeye kadar. Hepsinin türlü türlü hayatı var. Aslında bu Sardalye Sokağı her yerde var. Her yerde kişilikleri farklı insanlar var. Okurken pek zevk alamadım...
-Ofisin sol tarafı bir kütüphaneye açılıyor. Duvarlar tavana kadar kitap raflarıyla dolu; broşürler, dergiler, her türden kitap, sözlükler, ansiklopediler, şiirler, oyunlar.
Sardalye SokağıJohn Steinbeck · Sel Yayıncılık · 20173,089 okunma
