Doğu’nun güç kaybetmesine paralel olarak hâkimiyet alanını git gide genişleten Batı, o tarihten itibaren Doğu topraklarını hep sömürülecek bir ticarî kaynak, kültürünü
ve insanlarınıysa pasifleştirilecek, tehlike arz etmeyecek şekilde işlevsizleştirilecek güç olarak görmüştür. İşte böylesine maddî bir çıkış noktası, hesapsız acılara ve
rûhî sancılara kıvılcım olmuş, bu hissiyat, edebiyata ve sanata kazınmıştır. “Şark Bir İzzet Cephesi” de bu minvalde Muhammet Bahadır Şahin’in kaleminden, Doğu
Cephesi’nin isimsiz kahramanlarına dair öykülerle Birinci Dünya Savaşı’nın yürek burkan izlerini taşıyor.