Hikayemiz New York'tan Arjantin'in baş kenti Buenos Aires'e hareket etmekte olan bir geminin içinde geçmektedir.
Geminin içinde ender olarak rastlanabilecek Czentovic adında Dünya satranç şampiyonu vardır. Aslen rus asıllı olan Czentovic, tek bir düşünceye saplanmış gibidir o da satranç'tan başkası değildir. hayatında satranç oyunundan başka bir çabası veyahut hobisi yoktur.
Aslında köylü ve sıradan olan bu gencin başarılarının aniden böylesine değer kazanmasıyla birlikte Tahtanın üstünde birkaç taşı oraya buraya oynatmakla bütün köyünün odunculuktan kazandığı parayı bir haftada kazanıyor olması kendine güvenini ve kendini beğenmişliğini büyük ölçüde artırmıştır.
Geminin güvertesinde ellerini arkasına kavuşturmuş bir şekilde gururlanarak dolaşmaktadır. Kendisiyle satranç oynamak isteyenlere belirli bir ücret karşılığında maçlar yapmakta ve hepsini mutlak bir zaferle kazanmaktadır.
Fakat bir gün Czentovic'in kendine güveni fena halde sarsılacaktır. Nazi döneminde hücrede işkence gören birinin içeride yalnızlık ve büyük can sıkıntısı çekmesi üzerine gizlice bir kitap aşırır bu kitap her türlü satranç kurallarının ve stratejilerini içermektedir. günler aylar yıllar boyunca o hücrede sadece bu kitabı sıkılmadan okur, okur ve okur. sonunda kelimenin tam anlamıyla bir satranç hastasına dönüşüverir. Czentovic işte bu adamla karşı karşıya gelecek ve yüzleşecektir. Peki onun bu karşılaşmaya tepkisi ne olacaktır?
Hırs, tutku ve heycan gibi birçok duygu ile dans edeceğiniz güzel bir eser.
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020238,7bin okunma
Stefan Zweig’in "Satranç" adlı eseri, yazarın 1942'de intihar etmeden önce tamamladığı son çalışmasıdır. Kitap, Zweig’in ustalıklı anlatımı ve psikolojik derinliğiyle dikkat çeker. Hikâye, bir gemi yolculuğu sırasında, dünya satranç şampiyonu Mirko Czentovic ve Dr. B. arasındaki satranç mücadelesi etrafında şekillenir.
Konu ve
Sosyal medya olsun, arkadaş çevresi olsun ister istemez Stefan Zweig kitaplarını çoğumuz biliriz. Yazarın öne çıkmasında en önemli etmen tabi ki eserleridir. Ben de öne çıkan eseri ise Satranç. Kitabı çoğumuz etkilendiğimiz kısımlara göre yorumlarız. Ben ise en çok Yalnızlık ’‘ denen kavram üzerinde yoğunlaştım. Nazilerin tehdidi altında olan Dr. B. yalnızlığın getirmiş olduğu dehşetlik üzerine Satranç üzerindeki psikolojisi git gide çıkmaz bir hal alıyor. Yalnızlığın insan üzerindeki etkisini ve birçok durumları yazarımız çok güzel bir şekilde aktarmış. Kitap çok akıcı ve hemen sona geldiğinizi fark ediyorsunuz. Kısacası diğer kitapları da çok etkiledi ama bu kitap farklı bir şekilde etkiledi.
SatrançStefan Zweig · Ren Kitap · 2017238,7bin okunma
Kitabı ilk okuduğumda çok kitap okuyan biri değildim, hala da olduğum söylenemez ancak ilk okuduğum anda bile beni çok etkilemişti. Hikaye ve anlatım olarak gerçekten tarihi bir eser. Yıllar sonra filmini de izledim o da etkileciydi ancak kitabın anlattımı o kadar iyi ki, sinema gibi çok daha etkileyici olanaklara sahip bir anlatım sanatını bile geride bırakıyor.
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020238,7bin okunma
Muhteşem bir kitap.Bir dış dünyadan tecrit edilmiş birinin bulduğu herhangi bir kitapdan satrançı öğrenmesi bunu hestalığa çevirmesi ile ilgili
Hücrede dış dünya ile bütün bağını koparan insanın
iç dünyası çok iyi aktarılmış. Kendi kendi ile oynayarak kendini geliştirmiş ve kendi bile bilmeden Satranç ustası olmuş.Eserde Hitler Almanyasının zulmüde gösterilmiştir.
SatrançStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2020238,7bin okunma
