Sözün kısası insanı yitirdik. İnsanı yitirdiğimiz an, uygarlığımızın bize öğrettiği kardeşlik duygusunun sıcaklığını da yitirdik, çünkü insan öyle lafla değil, bir şeyde kardeştir. Bir şeyleri paylaşmak kardeş olmaya yetmez. Kardeşlik gelir, özveride düğümlenir. Kendimizden daha geniş olana dönük ortaklaşa bağışta düğümlenir. Oysa biz, gerçek varoluşun kökü demek olan kardeşliği kısır bir azımsama ile karıştırdık, kardeşliğimizi karşılıklı hoş görme durumuna düşürdük.
Ölüm büyük bir şeydir. Ölenin düşünceleri, eşyası ve alışkanlıklarıyla bizler arasında kurulan yeni bir ilişki düzenidir. Yeni bir dünya düzenidir. Görünüşe göre hiçbir şey değişmemiştir. Sayfalar aynıdır ama kitap başkadır.