Savaş Yazıları 1

Necip Fazıl Kısakürek

Sayfa Sayısına Göre Savaş Yazıları 1 Sözleri ve Alıntıları

Sayfa Sayısına Göre Savaş Yazıları 1 sözleri ve alıntılarını, sayfa sayısına göre Savaş Yazıları 1 kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
İster klasik düzene bağlı, ister yepyeni bir nizama bağlı cemiyetler, ruh ve kafa istilası yolundan komünizmayı, toprak ve madde iştihası istikametinden de faşizmayı mimlemek zo rundadır. Biri kaleyi içinden, öbürü dışından vurur. Faşizma, düşmanın maddi varlığına; komünizma, manevi yokluğuna doğru tabiye sahibidir. Faşizma açık açık saldırıp parçalar, komünizma gizli gizli yanaşıp sokar.
Hayatta yalnız taarruz var, hayatta yalnız taarruz. Her şeyden evvel çocuk, erkeğin taarruz mahsülüdür. Dünyaya bir taarruz eseri olarak ve taarruz etmek gayesiyle geliyoruz. Müdafaa ki, başkasının (Ol!) dediği şeye (Olmam!) demektir, ne aciz silah! O olmak istemiyorsan ne olmak istediğini söyle ve taarruz et! Taarruzu taarruz çürütür.
Reklam
Ben makineye düşmanım !.. Makineye düşman olmak, şuursuz bir çelik manzumesine düşman olmak değil, muğdil insan yapısını yavaş yavaş makineye izafe eden makineleşme felsefesine düşman olmaktır. Makine bence tek iş üzerinde elde etmeyi düşündüğümüz kudreti, kolumuza nazaran yüzlerce, binlerce kere büyüten bir vasıta; o kadar... Makineyi insandan ayrı bir hâdise olarak düşündüğüm zaman dünyanın en girift makinesini, yeryüzünün en ahmak adamının tırnaklarını keserken gösterdiği makine kabiliyetinden bile mahrum görürüm. Vahşet devrinde insanlar, kendi elleriyle yonttukları madde parçalarına taparlardı. Yirminci asır da makineyi o devrin putu kadar mefkureleştirmiştir. Vahşet, insan zeka ve ruhunun tahtında, demir kafalı, bakır kulaklı, kurşun gözlü ve nikel dudaklı bir ejderhanın otur duğunu görmekte... Yoksa insan, o ejderhanın burnuna bir halka takıp onu peşinden sürükledikçe makine bir medeniyettir. İnsanı tahakkümü altına alınca vahşet, insan tahakkümü altına girince medeniyet vasıtası olan makinenin emir ve irademizden ne türlü kaçmış olduğunu bize yeni bir harp gösterecek.
Fransızların (Complexe d'infériorité) diye klişeleşmiş bir terkipleri vardır. Tercümesi, kendini aşağı görme hissi... Bilmem anlatabildim mi? Hani insanlar vardır ki herkesi kendisinden daha kuvvetli, daha cesur, daha akıllı, daha güzel vehmeder. Bu insanların ruhlarındaki, kendini aşağı görme ukdesine (Complexe d'infériorité - Kompleks denferiyorite) derler. Benim, insanda asla mazur göremiyeceğim ruh hastalıklarından biri de işte bu duygudur. Mesela Tanzimattan bu güne kadar biz, Avrupa medeniyeti karşısında bu ukdeyi taşıyoruz. O bizden daha yüksek, daha akıllı, daha bilgiç, filan, falan..
Netice şudur ki, akıl denilen müessese bugün hâdiseler üstündeki tahakküm kudretini kaybetmiştir. Ufkumuzda eşya ve hâdiselerin müstakil bir iradeyle şahlandığını görüyoruz. Medeniyet bütün aletleriyle topyekün vahşetin emrine geçmek üzere. Bu manzara, henüz kıyamet kopmadan kıyamet mimarisinin tecellisi. Fikir bugünü çoktan haber verdi, bugün de geldi.
Delikli demir çıktı, merdlik bozuldu, Eğri kılıç kınında paslanmalıdır. Diyen Köroğlu müsterih olsun ki, herhangi bir alete insan parmağı değdikçe kumanda eden ruhtur. Dava, makineye kendi boyundan üstün bir hüviyet vermemekte, onu putlaştırmamakta..
Reklam
36 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.