Gerçekliğin Peşinde

Schrödinger'in Yavru Kedileri

John Gribbin

Quotes

See All
Sorun
Buradaki bariz muamma, "bilinçli" gözlemciyi nasıl tanımlayacağımızdır. Kediler zehir soluyarak ölüp ölmediklerini anlayacak yeterliktedirler herhalde. Kedinin odanın içindeki olaylara tepkisi kapıdan içeri bakan insan gözlemcinin yaptığı işi yapamaz mı? Fakat çizgiyi nerede çekeceğiz? İnsan ölçeğinden kuantum dünyasına doğru aşağı indiğimizde bir karınca dalga fonksiyonunu çökertmeye muktedir midir? Ya da bir bakteri?
Sorun
Şimdilerde filozofların ve kuantum mekaniğinin sırtına binen bulmaca işte bu. Hepsi kuantum mekaniğinin işe yaradığını biliyor, fakat neden işe yaradığını bilmek ve kimse bakmazken kapalı bir odanın içerisinde neler olup bittiğinin anlaşılır bir resmini görmek istiyorlar.
Reklam
KUANTUM KAZANINI SEYREDERKEN
Bu da eski felsefi bir soruya merak uyandırıcı bir ışık tutar: Bir ağaç kimse bakmazken gerçekten orada mıdır, değil midir? Ağacın süreğen gerçekliğini savunan geleneksel savlardan birine göre ağaca bir insan gözlemci bakmasa bile tanrı sürekli bakar; fakat son bulunan delillere göre, ağacın büyümesi ve değişmesi için tanrının bile göz kırpması gerekir, biraz da çabukça! Demek ki sürekli seyrederek iyonları sabit bir kuantum durumunda donmuş olarak "görebiliriz".
Sayfa 158Kitabı okudu
Derin Sular
Kuantum yorumunun bize söylediğine göre elektron gibi varlıklar sadece gözlemlendikleri zaman gerçektirler; yani bir anlamda ölçüm aleti fotonlardan, elektronlardan ve diğer her şeyden "daha gerçek"tir.
Sayfa 33 - Kopenhag YorumuKitabı okudu
Sorun
Atomun kütlesinden daha büyük kütlelerle uğraşırken kuantum etkileri o kadar küçüktür ki yapacakları etkiler göz ardı edilebilir - tabii atom-dan büyük her şeyin atomlardan yapılmış olduğunu unutmayalım.
Sunuş
"Klasik" fizik denen eski fikirler böyle fenomenleri asla açıklayamaz. Schrödinger'in Kedisinin Peşinde'de vurguladığım gibi, önemli olan kuantum kuramının zor anlaşılır olması değil, enikonu işe yarıyor olmasıydı.
Reklam
düşünüyorum, o halde
Olasılık dalgaları çok yavaş olarak etrafa yayılır; bütün Ay bir kuantum hayaletine bürünür. Fakat Ay çok büyük olduğu için bu süreç çok yavaştır. Ayın kuantum belirsizliği içinde eriyip gitmesi birkaç nanosaniye değil, milyonlarca (belki de milyarlarca) yıl sürer. Fakat bu meydana gelmeden çok önce birisi ona bakar ve dünyanın çevresindeki belirli bir yörüngeye tam olarak yerleştirilmiş kütle merkeziyle onu belirli bir duruma çökertir. Ayın (ve başka her şeyin) gerçek bir nesne olarak görünen varlığı bu yorumda kuantum kazanını seyretme etkisi olarak açıklanır.
Sayfa 174Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.