Sözler ve Alıntılar
Resûlullah ﷺ Efendimiz sordu:
- Peki, ümmetim namaza kalkınca, senin halin nice olur?..
Şeytan anlattı:
- Ya Muhammed, beni bir sıtma tutar. Titrerim.
- Neden öyle olursun; ya laîn?
- Çünkü bir kul, Allah için secde edince bir derece yükselir.
- Peki, ya oruç tuttukları zaman nasıl olursun?
- O zaman da bağlanırım. Taa, onlar iftar edinceye kadar.
- Peki, ya hac yaptıkları zaman nasıl olursun?
- O zaman da, çıldırırım.
- Peki, ya Kur'an okudukları zaman nasıl olursun?
- O zaman da, eririm. Tıpkı ateşte eriyen kurşun gibi eririm.
- Peki, ya sadaka verdikleri zaman halin nasıldır?
- Ha, işte... O zaman halim pek yaman olur. Sanki sadaka veren, bir testere alır eline ve beni ikiye böler.
Sayfa 113 - Bahar YayınlarıKitabı okudu
... her şeyin delilini kendinde araman gerek..
Sayfa 52 - Bahar YayınlarıKitabı okudu
Sonra.. Allah-ü Teâlâ, sende ölüme ve dirilmeye
delalet eden şeyleri de yarattı..
Aynı şekilde; kabir azabına ve nimetine delalet
eden şeyi de yarattı..
Bütün bunlara delalet eden: Uykudur..
Uyuyan kimse, kötü bir düş görürse.. Sıkılır..
Azap görür..
Kaldı ki, uyuyan kimse; dıştan bakılınca. Ölüye
de benzer..
Duygularını o an için kaybeder..
Duyamaz, göremez ve bir şeyi idrak edemez..
Sayfa 79
Duyular, kalbin elçileri kılınmıştır.
Resûlullah ﷺ Efendimiz sordu:
- Benden sonra en çok kimlere buğuzlusun ve sevmezsin?..
Şeytan anlattı:
- Müttaki bir gence ki.. varlığını Allah yoluna vermiştir.
Sayfa 112 - Bahar YayınlarıKitabı okudu
Duyular kalbin elçileri kılınmıştır.
Namaz
Bu sefer ona tekrar giderim. Namaz içinde iken burnuna üflerim. Ben üfleyince, o esnemeye başlar.
Şayet o, bu esneme esnasında elini ağzına kapatmazsa... Onun içine küçük bir şeytan girer, dünya hırsını ve dünyevi bağlarını çoğaltır.
İşte... Bundan sonra o kimse: Hep bize itaat eder. Sözümüzü dinler. Dediklerimizi yapar.
Sayfa 162 - Şeytanın Hikayesi