Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Seçilmiş Əsərləri

Heinrich Böll

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
... ama tuhaf olan; sevinemedim. Haklı çıkmak, kesinlikle her seferinde mutlu olmaya sebep değildir.
Sayfa 169Kitabı okudu
Özgüvenin oluşması veya kırılması için kritik bir an...
Mutfak kapısını açtı, yavaşça araya doğru itti, odasının kapısını açtı. "Burada", dedi kız, "odamda, orada değil." "Mirzova", diye fısıldadı oğlan. "Nerden kaptın o ismi? Mirzov benim ismim, ve Katharina." "Herkes sana öyle diyor, ve ben seni düşünmekten başka bir şey yapamıyorum. Göster onu bana şimdi." Kızardı, çünkü yine 'onu' demişti, 'onları' değil. "Üzüyor beni", dedi kız, "senin için bir günah olması." "Görmek istiyorum onu", dedi oğlan. "Kimseyle -", dedi kız, "kimseyle konuşmayacaksın bunun hakkında." "Hayır." "Söz veriyor musun?" [...] "Neden ağlıyorsun?" "Korkuyorum", dedi kız, "sen korkmuyor musun?" "Ben de", dedi oğlan, "ben de korkuyorum." O kadar gergindi ki, bluzün son düğmesini nefedeyse koparacaktı, sonra derin bir nefes aldı, Mirzova'nın göğsünü gördüğünde; korkmuştu, çünkü tiksinti duymaktan çekinmişti, nezaketen hoşlanmış gibi yapması gerekeceği andan, ama tiksinmedi ve bir şey saklaması gerekmedi. Tekrar iç çekti. Kızın gözyaşları geldikleri gibi aniden kesiliverdi. Kız ona merakla baktı: yüzünün her hareketi, gözlerindeki her ifade, hepsini içine çekti, ve şimdiden biliyordu ki, seneler sonra ona müteşekkir olacaktı, bluzünün düğmelerini (başkası değil) onun açmış olduğundan dolayı.
Sayfa 153Kitabı okudu
Reklam
Memlekete telefon açmak...
... dedi ki bana: "Savaş başladı, savaş, savaş - sonunda başardılar." Ben bir şey demedim ve o dedi ki: "Sen tabi onunla konuşmak istiyorsun?" "Evet", dedim. "Ben benimkiyle konuştum" dedi, "hamile değilmiş, buna sevineyim mi, bilmiyorum. Sen ne dersin?" - "Sevin", dedim. "sanırım savaşta çocuk sahibi olmak iyi bir şey değil." "
Sayfa 196Kitabı okudu
Güzelliğe tahammül edemeyenler, ona sahip olamayanlar, onu mundar ilan eder
Kıza biraz daha yaklaştı. "Buradan gideceğine seviniyorsun kesin?" "Evet." "Bir oğlan", dedi sessizce, "bu sabah okulda senin hakkında birşeyler yazan kağıtlar ve senin bir resmini satmış." "Biliyorum", dedi kız, "ve satılan kağıtlardan bir pay alacağımı ve beni boyadığı şekil üzere gördüğünü
Sayfa 147Kitabı okudu
Adenauer'in anılarını ben de okudum sevgili hemşehrim... =)
Bu mevcut kitabı kim okuyacak gerçekten? Umarım sadece (hayretten) saçları havaya kalkacak olan tarihçiler okumaz. Hatta benim gibi tarih acemisinin bile korkunç şekilde atlanılan boşlukları görmesi mümkün...
Sayfa 305Kitabı okudu
Çocuklarıma ben de bu tarz bir kredi veriyorum
Kızıma karşı mahcup bir durumdayım: savaşın sonuna doğru, o daha henüz dört yaşındayken, binlerce bombalı saldırı atlattı (uçaktan atılan bombalar) [...] - ve kızımda yüzeyde bir gergin materialzm olarak beliren belirli bir yaşam susamışlığını kınayamam. En sevecen yanları bile - az konuşur, eli açıktır - gerginlikle kaplanmış. Bana karşı fazla sabırlı değil (belirli hasarlar yüzünden yavaşım: soyunup giyinirken, yemek yerken, ve benim arada başgösteren krizlerim onu tiksintiye boğar, ki zor saklar o tiksintiyi), ama ben seve seve her bombalı saldırıya karşın on tane mahcubiyet durumu hoş görmeye razıyım, böylece (bana karşı) tükenmez bir krediye sahip.
Sayfa 284Kitabı okudu
Reklam
Savaşta birşey eksik olmasın diye gayret eden üstler ve mekanikleşme...
Bir yerde bir şeyin eksik olması da nadirdi: mesela bir ayakkabı fırçası veya çatal kaşık, ve her seferinde başka birine iki ayakkabı fırçası veya çatal kaşık verilmiş olduğu sabit olurdu, bu durum çavuşa kendi teorisini tasdik ederdi, yeterince mekanik çalışmadığımız, 'beynimizi hâlâ fazlasıyla çalıştırdığımız'. Ben beynimi hiç çalıştırmazdım, ve böylece kimsede çatal kaşık eksik olmazdı.
Sayfa 200Kitabı okudu
100 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.