##Çok ciddi bir şekilde Spoiler içerir##
O en meşhur Türk gemicilerindendi . Malta korsanlarının elinde Kırk senedir esirdi . 20 sene, onların kadırgalarında kürek çekti. 20 sene iki zincirle iki ayağından bağlanmış geminin dibinde yaşadığı bu yıllar içerisinde bir an bile ümidini kesmedi . 50 yaşına gelince korsanlar, işe yaramaz diye bunu bir çiftçiye sattığında dahi şükür etti. Ayağından bağlı değildi bu da iyiydi. 60 yaşına gelince efendisi de onu serbest bırakmıştı kendi halinde yaşamaya çabalıyordu. 40 senedir sürekli aynı rüyayı görüyor “martıların , seni kurtarmaya geliyorlar “ seslerini işitiyordu .
Sonunda Türk gemileri gelmişti , rüya değil gerçekti bu ....
Askerleri sarıp öptü , askerlerde çok heyecanlanmışlardı kaptan Kara Memişin namını bilmeyen yoktu . Beyin yanına götürdüler Memişi .
Bey , kolundaki dövmesiyle tanımıştı onu ... o babasıydı , kara Memiş babasıydı. Oğlu ile Cenke çıkmak için hala genç olduğunu söylüyordu .
Ömer Seyfettin’in Çok beğendiğim hikayelerden biri . Kitabın içerisinde daha bir çok hikaye var . Hikayelerde orijinal uslüp ile yazılmış ama altta kelimelerin anlamları var .