Seçme Yazılar

Sigmund Freud

Seçme Yazılar Sözleri ve Alıntıları

Seçme Yazılar sözleri ve alıntılarını, Seçme Yazılar kitap alıntılarını, Seçme Yazılar en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Dostoyevski'nin edebiyat dünyasında yeri kesinlikle Shakespeare'den çok geride değildir.
Reklam
Eğer fanteziler fazlasıyla süslü ve fazlasıyla güçlü hale gelirse, bu nevroz ya da psikoza elverişli bir ortam oluşturur. Dahası fanteziler, hastalarımızın yakındığı üzücü semptomların zihinsel öncüleridir. Bu patolojiye ayrrılan daldır.
Suçu aslında kimin işlediği önemli değildir; psikoloji sadece kimin onu duygusal olarak arzuladığı ve kimin o bittiğinde memnun olduğuyla ilgilenir.
Bireyin içgüdülerinden kaynaklanan taleplerini toplumun talepleriyle karşılaması ve bu taleplerle uzlaşması çok zordur.
22 Aralık 1897'de Fliess'e yazılmış bir mektupta Freud mastürbasyonun tüm sonradan gelen bağımlılıkların yerini aldığı ''ilk bağımlılık'' olduğunu önerir. (Freud, 1950a, Mektup 79)
Reklam
Abisi Andrey bize Fyodor'un çok küçükken bile uykuya dalmadan önce notlar bıraktığını söyler. Bu notlarda gece ölüme benzeyen uykuya dalabileceği için korktuğu ve bu yüzden de gömülmeden önce beş gün beklemelerini istediği yazıyordu. (Fülop-Miller and Eckstein, 1925, 1x.)
Ego için ölüm maskülin (erkeğe özgü) dileğin fantezisinin bir tatminidir ve aynı zamanda mazoşistik bir tatmindir; süper-ego için o cezayla ilgili bir tatmindir -yani sadistik bir tatmin. İkisi de, ego ve süper-ego da bana rolünü sürdürür.
Gene de içgüdüsel istekleriyle bunlara karşı koyan içe dönük kısıtlamalar arasındaki denge (bunlara ek olarak da kullanabileceği diğer kutsama yöntemleri) Dostoyevski'yi içgüdüleriyle hareket eden kişiler arasına koymayı zorunlu kılar. Ama onun bu yeri, daha önce de söylediğimiz gibi bazı koşullar içinde kaçınılmaz olmayan ama egonun üstesinden gelmesi gereken karmaşıklığın çoğaldığı oranda daha kolaylıkla oluşan nevrozun varlığıyla belirsizleşir. Çünkü nevroz, egonun bütünleştirmede gösterdiği başarısızlığın ve bunu yapmaya çalışırken kendi bütünlüğünü kaybettiğinin belirtisidir.
Erkekte Oedipus kompleksinin etkisinden geriye onların kadınlara yönelik tutumlarındaki belli bir miktar küçümseme kalır. Onlar kadınlara hadım edilmiş olarak bakarlar. Olağanüstü vakalarda bu onların nesne seçiminde bir kısıtlamaya ve eğer bu organik faktörlerle desteklenirse homoseksüelliğe yol açar.
Reklam
Oedipus Kompleksi
Eklenecek yeni bir şey daha var: Yani her şeye rağmen babayla özdeşleşme sonunda kendine egoda kalıcı bir yer edinir. O egoya kabul edilir ancak kendini orada egonun geri kalan içeriğinin aksine ayrı bir temsilci olarak yerleştirir. Öyleyse biz ona süper-ego adını veririz ve ona ebeveynlerin etkisinin varisine en önemli fonksiyonları atfederiz. Eğer baba zor, sert ve zalime süper-ego bu özellikleri ondan alır ve egoyla onun arasındaki ilişkilerde bastırılması gereken pasiflik tekrar oluşturulur. Süper-ego sadistik hale ego ise mazoşistik hale gelir -yani dipte feminen bir şekilde pasif. Kendini kısmen kadere bir kurban olarak sunan egoda ceza için büyük bir ihtiyaç gelişir ve kısmen de süper-egonun (suçluluk duygusu şeklinde) kötü muamelesinden tatmin olur. Çünkü her ceza ve böyle babaya yönelik eski pasif tutumun gerçekleşmesi sonuç olarak hadım edilmedir. Kader bile son çare olarak sadece babanın sonradan olan bir yansımasıdır.
Ancak günahın derinliklerine inen bir insan ahlâki konuların doruğuna erişebilir.
Yetki sahibi kibirli kişiler, tılsımdan yoksun şiirleri küçümserler.
"Belirli bir başlangıç noktasına sahibiz. 'Epilepsi' olayından çok önce Dostoyevski'nin genç yaşlarında çektiği ilk atakların anlamını biliyoruz. Bu atakların ölümle bir ilgisi vardı: ölüm korkusundan önce geliyor ve letarjik (uyuşuk), uykulu hallerden oluşuyordu. Arkadaşı Soloviev'e anlattığı üzere hastalık çocukken ani ve nedensiz bir his,melankoli şeklinde geliyordu.O anlarda sanki ölecekmiş gibi hissediyordu.Ve sonrasında aslında tam olarak ölüme benzer bir hal ortaya çıkıyordu.Abisi Andrey bize Fyodor'un çok küçükken bile uykuya dalmadan önce notlar bıraktığını söyler.Bu notlarda gece ölüme benzeyen uykuya dalabileceği için korktuğu ve bu yüzden de gömülmeden önce beş gün beklemelerini istediği yazıyordu.(Fülop-Miller and Eckstein, 1925,lx.) Bu ölüm benzeri atakların anlamını ve niyetini biliyoruz.Onlar ya gerçekten ölmüş olan biriyle ya da hala hayatta ve söz konusu kişinin ölmesini dilediği biriyle özdeşleşmesi anlamına geliyordu."
Sayfa 12 - Alter YayınlarıKitabı okudu
Bireyin içgüdülerinden kaynaklanan taleplerini toplumun talepleriyle karşılaması ve bu taleplerle uzlaşması çok zordur.
58 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.