Herkese merhaba öncelikle bu kitabı okumakta kararsız kaldıysanız mutlaka okumanız gerektiğini düşünüyorum. Dünyada ilk sosyal roman özelliğine sahip bu kitabı okumuyor adeta yaşıyorsunuz. Yazar farklı insanların , yaşamlarını anlatarak hepsini bir noktada buluşturuyor . Kitapta çaresizliği yaşıyorsunuz. Bu roman sadece sefaleti anlatmakla kalmayıp aşkı sevgiyi iyiliği bir insanın kendi içinde dönüşümünü anlatıyor. Victor Hugo Fransa’ya , Paris’e kendi vatanına aşık bir adam ülkesinin tarihini sosyal yaşamını bütün sokaklarını hatta lağım sistemini bilecek kadar birikimli bir insan. Ancak küçük bir ayrıntıya değinmek istiyorum bu kadar evrensel bir insanın bazı milletlerle ilgili küçük düşürücü yazılarına rastlamak beni hayal kırıklığına uğrattı ( sadece birkaç cümlesinden bahsediyorum) . Yine de Victor Hugonun bir deha olduğunu düşünüyorum çünkü bu bilgi birikimini olay örgüsüne bu denli başarılı işleyebilen bir yazar benim gözümde bir dehadır. Bir başka düşüncem
ise Victor Hugo kadınlara karşı bakış açısını mükemmel bir şekilde belirtmiş. Kadınları kutsal bir varlık olarak nitelendirmiş çok hoş cümlelerle süslemiş. Bir kadın olarak günümüzde kadınlara yaklaşım biçiminden sonra bu tutum benim çok hoşuma gitti. Son olarak kitapta beni en çok etkileyen yer Jean Valjean’ın Cosette’nin o küçük siyah elbiselerini öperek hüngür hüngür ağladığı yer oldu. O kısımda Jean Valjean’la birlikte ağladım. Herkese sağlıklı günler , iyi okumalar diliyorum...
