İnsan topluluklarını daimî surette tehdit eden ve korkutan bir şey varsa , o da cehlin karanlığıdır. Bu karanlığın ortadan kaldırılarak yerine ilim ve eğitim-öğretim ışığının geçirilmesi lazımdır.
İnsanlığın mukadderatı , bazen işte böyle birbirine zıt duygular doğurur. Bütün hazlarımız ve sevinçlerimiz karanlığa boğulmuş olur. Elem ve kederler gibi zevk ve sevinç de gelip geçicidir.
Tarihî hakikatlerin gizlenip saklanması , felsefî yorumların yok ve geçersiz sayılması , bütün bulanık olayların ve karanlık hadiselerin olmamış farz edilmesi her tarafta garip bir moda oldu.