Geçmiş yıllara dönüp,Google Maps'ten Anadolu'yu buluyoruz.Ne görelim,demograsi(!) devleti,memır kırallığı,fukara köylü,cahil evlatlar,bağırdan kopmuş insanlar...
Her köşeden eşitsizlik;elleri bıçaklarında,yaklaşıyor,"Vırma agam,elinin ayağının kölesi olam" sözlerini duymayı bekliyor.
Kızlar okula gidemiyor,yok bu sefer halktan değil,devletin yetersizliğinden.
Deniz suyundan şırınga,okulsuz öğretmen,öğretmensiz okul.Töre,başlık parası,of of neler neler...Aynım Kemal Sunal'ın filmleri gibi.
* *
Dur bakalım,dur,yoksa sen bizim kervandan değil misin?
Aha buymuş,üşüşün etrafına.Daş bulun.
Şimdi göreceğn,atın daşları...
Fur,fur,furun.
Sömürücülere,kıçı kırıklara,kazıkçılara,evella devlete fur.
Artık yemeyiz,enayi miyiz biz?
1 Saat Sonra:
Haklısın bey.Her dediğinde haklısın...
* *
Öykülerinde gülmediğim yer yoktu,özellikle şiveler...Beni bitirdi.Genellikle şehircilere ve yöneticilere göndermede bulunmuş Aziz Nesin.Bu kitaptan sonra diğer kitaplarını da okuyacağım.Ama uzun bir süre sonra.Şivemin kaymasını hiç istemem,hem de hiç. :)