Sen Gittin Gideli sözleri ve alıntılarını, Sen Gittin Gideli kitap alıntılarını, Sen Gittin Gideli en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Yüksek sesten, kaba hareketlerden nefret ediyordum. Bu nedenle az ve düşünerek konuşmayı, hiçbir zaman acele etmemeyi, otobüse yetişmek için bile olsa koşmamayı ve tepkide bulunmam gereken anları olabildiğince şaşkın bakışlar ve belirsiz gülüşlerle doldurmayı öğrenmiştim. Yeni yerler, yeni hayat ... Değişikliğin yarattığı sıkıntıyı kontrol altına almak için her duygunun içimde patlamasını ve sesin sakin bir yol tutmasını, başkalarına maskara olmamak için sözlerimi boğazıma dizip sabırla beklemeyi kesin olarak öğrenmiştim.
..bu gidişin önemli bir şey olmadığına aklım yattı. Kitaplarda söz edilen anlardan, hani bir roman kahramanının, yaşamın olağan dertlerinden birine beklenmedik şekilde, aşırı bir tepkiyle karşılık verdiği anlardan birini yaşıyordu mutlaka.
Tekrar uyuma konusunda tereddüt içindeydiler ve uyandıkları zaman onları değişmiş buldum. Dünyada hiçbir yerin güvenli olmadığını keşfetmiş gibiydiler.
Buradan başlamalıyım dedim kendi kendime. Artık zayıflığa yer yoktu,yalnızdım. Kızgınlık ve tiksintiyle süpürgeyi Gianni ile Ilaria'nın yataklarının, sonra da dolabın altına soktum. Beşinci kata nereden geldiği belirsiz,sarıya çalan yeşil renkte bir kertenkele kaçacak delik bulmaya çalışarak hızla duvar boyunca koşmaya başladı. Onu bir köşeye sıkıştırdım ve süpürgenin sapına tüm ağırlığımı vererek ezdim. Sonra odadan çıktım ve "herşey yolunda,babaya ihtiyacımız yok " dedim.
Yıllarca su verdiği ve aniden susuz bırakarak ölüme terk ettiği bir bitki gibi hayatıma karşı bir anda ilgisizleşmesi bana imkansız görünüyordu. Bana artık ilgi, sevgi ve şefkat borçlu olmadığına tek taraflı olarak karar vermiş olmasını anlayamıyordum bir türlü.
"Beni artık sevmediğin doğru mu? "
"Evet."
"Neden? Sana yalan söylediğim için mi? Seni bıraktığım için mi? Seni kırdığım için mi? "
"Hayır. Tam da kendimi kandırılmış, terk edilmiş, aşağılanmış hissettiğimde seni hayatımda hiç olmadığı kadar çok sevdim ve istedim."
"O halde? "
"Seni artık sevmiyorum, çünkü kendini aklamak için boşluğa, anlam boşluğuna düştüğünü söyledin ve bu doğru değildi."
Her ne kadar henüz anlam taşıyan bir sözcük olmasa da, ben kendim olmak istiyordum. Ya da hiç olmazsa, onu çıkarınca benden geriye kalanın ne olduğunu görmek istiyordum.
Var olmak işte bu, diye düşündüm; bir neşe kıpırtısı, bir acının sancısı, yoğun bir keyif, tenin altında atan damar; bunlardan başka anlatacak gerçek hiçbir şey yok.